Merhaba arkadaşlar. Bugün size hayvan sever olan herkesin hoşuna gidebilecek harika bir animeyi tanıtacağım. My Roommate is a Cat. Kedi sahiplerinin özellikle izlemesi gerektiğini düşünüyorum. Benim bir kedim yok ama My Roommate is a Cat‘i izledikten sonra gün gelirde kendim yaşamaya başlarsam bir kedi almayı kafama koydum. Çünkü animede gördüğüm kedi ve sahibinin ilişkisi çok güzeldi.
Haydi size animeyi tanıtayım.
MAL Puanı: 7.81 / Opening
Bölüm Sayısı: 12
Tür: Yaşamdan Kesitler – Komedi
Tür: Utangaç ve kalabalık ortamlardan hoşlanmayan yazar Subaru Mikazuki anne ve babasını bir trafik kazasında kaybetmiştir. Hem onların yokluğuna alışmaya çalışmakta, hem de yeni romanı için bir konu aramaktadır. Bir gün mezarlıkta bir sokak kedisi bulur ve onun bakışlarından etkilenir. Aklına yeni gelen roman fikri için kediyi alır ve evine götürür. Ailelerini kaybetmiş bu ikili artık kendi aralarında yeni bir aile kurmaya başlamaktadır.
Benim düşüncelerim…
Siz şimdi bunu diğer evcil hayvanlı animelerden ne ayırıyor diyorsunuzdur. Size neyin ayırdığını söyleyeyim. My Roommate is a Cat‘te olayları sadece Subarı’nın gözünden görmüyoruz. Aynı zamanda sokak kedisi Haru’nunda gözünden görüyoruz. Bölümün ilk yarısı genelde Subaru’nun gözünden anlatılıyor. Diğer yarısında da Subaru’nun gözünden gördüğümüz her şeyi Haru’nun gözünden gene görüyoruz. Ama küçük bir farkla.
Bildiğiniz üzere kediler insanların dediklerini anlamıyor. Dilimizi bilmiyorlar diyelim yada. Anlamıyorlar demek o psikopatlara hakaret olur. Onlar istediklerinde çok iyi anlıyorlar çünkü 😂
Haru’da Subaru’nun dilini anlamadığı için ve bizim oğlanda kediye yemek verirken sadece adıyla seslendiği için zavallım bunu yemek hazır olarak anlıyor. Haru dendiğini duyunca kulaklarını dikip etrafta yemek arıyor zavallım. Ama bunun nedenlerinden biri de bu zamana kadar sokakta yaşadığı ve kardeşleride ona hep abla diye seslendikleri için oluyor. Zavallım birde sokakta her zaman yemek bulamadığı için önüne sürekli yemek konunca ne yapacağını bilemiyor.
My Roommate is a Cat bize sadece bir kedi ile sahip arasındaki ilişkiyi anlatmıyor.
Konusunda yazdığı gibi Subaru anne babasını yeni kaybetmiş ve bu yüzden biraz da kendini suçluyor. Annesi ile babası her zaman Subaru ile birlikte gezmeye gitmek istiyorlar ama Subaru istemediği için hiç onlarla gitmiyor. Kaza da bu gezilerden birine giderken gerçekleşiyor zaten. Bu yüzden evde sürekli onlarla ilgili anıları canlanıyor ve bu yüzden kendini suçluyor. Neden onları durdurmadım diye düşünüyor.
Bu bana elimin altında bulunan şeylere daha fazla değer vermem gerektiğini öğretti. Çünkü o an yanında olan biri bir gün sonra yanında olamayabiliyor. Bu yüzden elinin altındakine çok değer vermelisin. Ne zaman kayıp gideceği belli değil çünkü.
Biraz da Haru’dan bahsedelim. Haru’da daha bebekken dört kardeşi ile sokağa terkedilmiş bir sokak kedisi. Abla olarak onları korumak onun görevi ve buna öyle alışmışki Subaru ile birlikteyken ablalık damarı kabarıyor ve hep kendinden önce onu düşünüyor. Yemeğinin hepsini yemiyor ve birazını ona getiriyor. Üzgünken yanında oluyor. Aynı dili konuşmasalarda aslında birbirlerini çok güzel anlıyorlar. Biz insanlar bile aynı dili konuştuğumuz halde birbirimizi anlamıyoruz.
Anime sadece bunlar üzerine durmuyor tabi. Hayvan bakımı üzerinde de duruyorlar. Misal kedilere nasıl diyet yaptırılmalı ondan bahsediyorlar. O sahne çok iyiydi ya. Aklıma geldikçe gülesim geliyor.
Subaru’da kendini bunca yıl dışarıya kapattıktan sonra artık her şeyi kendisinin yapmak zorunda kaldığındaki halini izlemekte oldukça eğlenceli. Sokağa çıkıyor ve biri ona seslenince korkuyor ve hemen ne yapacağını bilemiyor. İmza gününde bile imzası azıcık yamuk oldu diye korkudan bayılacaktı zavallım 😂 O kadar kendini dış dünyaya kapatmış adam. Aşağıdaki resimden de bunu rahatlıkla anlayabilirsiniz bence 😂
Eğer kedi besliyorsanız bence bu animeyi izleyin. Beslemiyorsanızda izleyin. Ben beslemiyorum. O yüzden bu animeyi izleyince ilk bulduğum barınağa gidip bir kedi almak istedim. O kadar eğlenceli ve güzel bir anime. Hiç bir şey kaybetmezsiniz. Güvenin bana. Boş boş gereksiz animeleri izleyeceğinize ben size cillop gibi bir anime olan My Roommate is a Cat‘i öneriyorum. Bunu izleyin. Anlaştık mı? Anlaştık dediğiniz farz ediyorum.
O zaman başka bir yazıda görüşmek üzere. Size iyi seyirler.