Merhaba arkadaşlar,
Bugün Josei manga okumak isteyen veya okuyacak yeni manga arayan arkadaşlar için okuduğum mangalardan öneri listesi hazırlamaya karar verdim. Sizin popüler mangalarınızı yorumlarda belirtirseniz sevinir ve eğer okuduysam bir sonraki listeye eklerim 🙂
Nana
Tür: Dram, Romantizm , Komedi , Josei , Yaşamdan kesit , Trajedi
Cilt Sayısı: 21
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Nana ” Hachi” Komatsu, hercai aşk hayatını artık geride bırakıp, yepyeni bir başlangıç yapmak için büyük umutlarla Tokyo’ya yerleşmeye karar vermiştir.Nana Osaki, Rock’n Roll dünyasında büyük bir yer edinme planlarıyla diğer Nana ile aynı zamanda Tokyo’ya gitmiştir.Bambaşka yaşamları, karakterleri ve idealleri olmasına rağmen, kader bu iki genç kadının yollarını kesiştirir. Kısa sürede kendilerini seks, müzik, moda ,dedikodu ve gece hayatı partileri girdabının içerisinde birbirlerine sıkı sıkıya kenetlenmiş ve çok yakın dost olarak bulurlar..
YORUM:
Josei türünün en iyi manga serisi diyebiliriz. Bir trende tanışan aynı yaş ve aynı isme sahip (nana) cok farklı karaktere sahip iki kızın Tokyo’ya taşınmaları ve akabinde tesadüfen aynı evi tutmaya gittiklerinde karşılaşmaları sonucunda beraber oturmaya karar vermeleri ile baslayan bir hikayeye sahip. Nana’lardan bir tanesi halim selim, sevimli salak Japon kızı iken (hatta obur nana tarafından ünlü köpek Hachiko ismi ile cağırılıyor), diğeri rocker, biraz daha erkeksi bir karaktere sahip ve ikisi de daha ilk günden çok iyi dost oluverip birbirlerine yardim falan ediyorlar.
Aradaki komik sahnelerine rağmen çok can yakıyor. Ayrıca gördüğüm en gerçekçi mangalardan. Zaten her türlü nesne ile de gerçek hayatla bağlantı kurmuştur. Örneğin Osaki Nana karakterinin en sevdiği marka Vvienne Westwood’dur. Karakterin giydiği bazı kıyafetlerin tasarımlarını gerçek hayatta da bulabilirsiniz. Cep telefonları bile karakterlere uygun seçilmiştir.
İnsana bir şeyleri sorgulatıp ders almaya yönelten Josei türünde şahane bir manga. Hachiko karakteri nefretlik olsa da Nana Osaka için milyon kez okumaya değer.
Sonuç:
Okurken pek kafa yormayan ama duygusal açıdan çoğu kişinin gerçek hayattan bir şeyler bulacağı, gerek karakterlerin sempatikliği gerek konusuyla özellikle duygusal insanların severek okuyacağı bir manga.
Gokusen
Tür: Aksiyon, Komedi, Romantizm, Okul Yaşamı, Josei
Cilt Sayısı: 15
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Kumiko Yamaguchi üniversiteden yeni mezun olmuştur ve öğretmen olarak ilk işine başlayacaktır. Ancak okulun öğrencileri kavga-dövüş çıkarmadaki başarılarından dolayı çevrede haklı bir üne sahiptir. Bu nedenle diğer öğretmenler bir kadın öğretmen olan Kumiko’nun bu okulda hayatta kalıp kalamayacağından endişe ederken, Kumiko için bu okul çocuk parkında gezmek gibidir. Çünkü kimse bilmese de Tokyo’nun en etkili yakuza grubunun başının torunudur.
YORUM:
Manga ana fikir söyle;
Yankumi: Şu adam nefes alıyor gidip döveceğim.
Shin: Saçmalama Yankumi otur oturduğun yerde.
Yankumi: Şu adam mantıklı bir sebepten sinirimi bozuyor gidip döveceğim.
Shin: Dur sana yardım edeyim.
Yankumi: *Shin’i bayıltır*
Çizimler öyle harika değil, vasat bile diyebiliriz ama Yankumi’nin kafasının tuhaf görünmeyi bıraktığı noktadan sonra (gerçek bir trajediydi) çok da gözünüze batmıyor. Yankumi’nin hayatını hem evdeki Yakuza olayları, hem de okuldaki olaylar ile takip ediyoruz. Evet, öğrencilerinden biriyle aşk yaşıyor, adı Sawada Shin. Shin’e bayılmayan kimseyi görmedim bugüne kadar. Aslında romantizm istiyorsanız gelin size başka bir şey önereyim. Yankumi ilişkiler konusunda berbat. Shin’i fark etmiyor ya salak kadın 🙂
Manga türü olarak okul yaşamı yazıyor ama okul mangasıyla alakası yok. Yakuza olayları daha fazla var. Yankumi hem sert hem sevimli ama önüne gelene geçiren, kana susamış, manyak bir yanı da var 😀
Mangada gereksiz dram var. Ama Gokusen’e gülerken öleceğimi düşündüğüm zamanlar oldu. Çok saçma ama seviyorum
Sonuç:
Gokusen ilginç karakterleri ve zekice esprileriyle rahatlıkla klasik diyebileceğimiz bir seri 🙂
Paradise Kiss
Tür: Drama, Romantik, Okul, Josei
Cilt Sayısı: 5
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Sürekli başarı isteyen baskıcı bir annenin isteklerini gerçekleştirmek için çırpınan lise son sınıf öğrencisi Yukari için daima ders ve okul ön planda olmuştur. Ancak bir sabah okula girmek üzereyken çılgın bir moda okulu öğrencisi tarafından “keşfedilir” ve işin aslı kendisine bu gencin grup üyeleri tarafından açıklanır: Mezuniyet öncesi bir tasarım yarışması için Yukari aradıkları fiziğe ve güzelliğe sahiptir. Başta böyle çılgın insanlarla işi bile olmayacağını düşünen Caroline (Yukari’ye takılan isim) hayallerini gerçeğe dönüştürmek için çalışan bu gençlerden etkilenir ve hayatında ilk defa kendi hayallerinin peşinden gitmeye karar verir.
YORUM:
Üniversiteye hazırlanan Yukari’nin ani bir adımla daha önce içinde hiç bulunmadığı,renkli moda dünyasına ve modelliğe adım atışını ve aşkla tanışmasının onun bakış açısından anlatan bir manga. Öncelikle modayla yakından ilgiliyseniz bu mangayla görsel bir şölen yaşabilirsiniz. Ayrıca çizimleri gayet iyi ve gerçekçi bir anlatıma sahip. Kızın gözünden ilk aşkı çok güzel anlatıyor ama sırf bu yüzden insanı sinirden çatır çatır çatlatıyor. Baş karakterin üç saniyede bir fikir değiştirmesi, her konuşanın etkisi altında kalıp durması kendi gençlik halime fazla benzediğinden olsa gerek acayip şekilde sinirime dokunmuştu. Çizimlerine gelirsek çok iyi, harika, çok emek harcandığı belli! Sırf bu nedenden dolayı bile okuyabilirsiniz.
Sonuç:
Sonuç olarak belki bir başyapıt olmayabilir ama kesinlikle okunulmayı hakeden bir manga! Bence Paradise Kiss‘e bir şans vermelisiniz!
Nodame Cantabile
Tür: Komedi, Romantik, Hayattan Kesit, Josei
Cilt Sayısı: 25
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
22 yaşındaki Shinichi Chiaki, ünlü bir piyanistin oğludur. Mükemmel bir piyanist olan Chiaki, müzik akademisinin en başarılı öğrencilerinden biridir. Küçükken Sebastiano Viera’nın yönettiği bir operayı izlemiş ve o günden beri ünlü bir orkestra şefi olmayı hayal etmiştir. Bunun için yurtdışında eğitim almak istemektedir. Ancak Chiaki, küçükken yaşadığı talihsiz bir olaydan dolayı uçaklardan çok korkmaktadır. Japonya’da hapis kalan Chiaki’nin arkadaşları amaçlarına ulaşırken o izlemek zorunda kalır. Hocası, Profesör Eto, Chiaki’ye başka bir hoca bulmasını söyler. Kız arkadaşı Saiko, kaybedenlerden nefret ettiğini söyleyerek onu terk eder.
Şansızlıklar birini takip eder. Tam rüyalarından vazgeçmeyi düşünürken 21 yaşındaki Megumi Noda ya da insanların ona taktığı adıyla Nodame ile tanışır. Daha doğrusu Nodame, Chiaki’yi apartman dairesinin önünde sarhoş olup sızmış bir şekilde bulur. Nota okumasını bile beceremeyen Nodame nağmeli olarak piyano çaldığında rakipsizdir. Başına buyruk davranışları, çocuksu tavırları ve hayatı ciddiye almamasından dolayı Chiaki sık sık Nodame’yi eleştirse de Nodame, Chiaki’ye unuttuğu bir şeyi öğretir; müzikten zevk almayı…
YORUM:
Hikaye, iki oldukça yetenekli ve zıt karakterli konservatuar öğrencisinin, yollarının kesişmesi ile başlıyor. Nodame adlı pasaklı, tembel ve umursamaz genç kızımız, kibirli, düzenli ve titiz Chiaki’ye aşık oluyor. Nodame, her ne kadar Chiaki’ye göre zıt karakterli de olsa Chiaki ondaki eşsiz yeteneği fark edince kendini bir türlü Nodame’nin hayatından ayıramıyor. Seri boyunca Chiakinin tüm sertliğine ve azarlamalarına rağmen Nodame ile birlikte mükemmel ikili haline geldiğini görüyoruz.
Karakterler oldukça canlı ve içten. Chiaki’nin kibirinin, Nodame’nin vurdum duymaz hallerinin sebebini oldukça tutarlı ve eğlenceli bir şekilde gözler önüne seriyor. Klasik müzik hakkında detaylı bilgiler veren, karakterleri özgün, eğlencesi bol, insan ilişkilerindeki iniş çıkışları iyi sergileyen bir manga.
Sonuç:
Bu manga hayallerin önündeki engellerin çalışma, azim ve aşk ile bertaraf edilişini gözler önüne seriyor. Hayatı ile ilgili karar verme aşamasında olan gençler için birebir.
Usagi Drop (Bunny Drop)
Tür: Komedi, Drama, Josei, Yaşamdan Kesit
Cilt Sayısı: 10
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
30 yaşındaki Daikichi, büyükbabasının cenazesinden evine dönerken şaşırtıcı bir şey keşfeder: Büyükbabası genç sevgilisinden gayri-meşru çocuk sahibi olmuştur. Ailenin geri kalanı da aynı şekilde şok olmuş ve bu gelişme karşısında mahcup olmuşlardır. Hiçbirisi Rin Kaga ismindeki bu küçük sessiz kızla ilgilenmek istememektedir. Daikichi kızı yanına almaya karar verir. Rin’le ilgilendikçe ebeveynliğin zor olduğu kadar eğlenceli olduğunu da anlar.
YORUM:
Kısaca konusu, Daikichi 30 yaşlarında, bekar, tüm hayatı işi ve gezip tozmak olan, aile kavramından yoksun bir adam. Derken Daikichi’ni dedesi ölüyor ve Daikichi cenazeye gittiğinde evin önünde küçük bir kızla karşılaşıyor, burası da Daikichi’nin tam olarak değişmeye başladığı nokta oluyor. Daikichi sonradan öğreniyor ki Rin adlı bu küçük kız aslında dedesinin kızı, yani kendisinin teyzesidir! Ama ailesi ölen 80 yaşındaki adamın gayrimeşru kızı olduğu gerçeğini utanç verici bulur ve kimse Rin’i sahiplenmek istemez, hem de Rin’in annesinin de kızını bırakıp kaçmış olmasına rağmen. Daikichi ise bu duruma öfkelenir ve birden Rin’e kendisinin bakacağını söyler. Tabi girdiği yükün ağırlığının ve tüm hayatını değiştireceğinin farkında değildir. Hikaye de böylece başlamış olur.
Daikichi gibi biri için düzenli bir hayata alışmak zor olsa da birinin ebeveyni olmanın çok şeye değdiğini keşfediyor, bu arkadaş ortamı ve hayatını değiştirse bile. Mangada Rin ile birlikte büyüyüp, Daikichi ile birlikte olgunlaşıyorsunuz ve kesinlikle tek bir bölümde bile sıkılmıyorsunuz.
Usagi Drop çocuk büyütmenin, ebeveyn olmanın çok farklı hallerini de sunmuş bize. Çocuğunu terkeden anne tipi, kendi ayaklarının üstünde duramayan anne tipi ve fedakarlıkta bulunan anne tipi. Evlenmemiş erkekler için çocuk büyütmenin zorluklarını düşündürtüyor. Mangada genellikle yüzünüzde tatlı bir gülümseme bıraksa da arka plandaki dram da hep kendini korumuş. Hayatın içinden güzel bir eser. Bitirdikten sonra hayata yönelik yeni düşünceler kazandıran, içleri ısıtan bir güzel bir seriydi bence.
Sonuç:
Daha ilk baştan sıcacık bir seri olacağının müjdesini veren farklı çizim ve renk tarzı olan başarılı bir yapım… Hangi türü severseniz sevin izleyin fark etmez ancak bu seriye de bir şans verin değdiğini göreceksiniz.
Chihayafuru
Tür: Dram, Josei, Oyun, Spor,
Cilt Sayısı: 10+
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Evet
Konusu:
Tüm hayatı boyunca, Chihaya’nın hayali model olan kız kardeşini Japonya’nın en iyisi olarak görmekti…ta ki Arata isimli sessiz sakin bir transfer öğrenci ona aksini söyleyene kadar. Onun anlattığı hayal, Chihaya’nın kendisi için çalışması gerektiği bir şeydi.
Arata Hyakunin İsshu olarak bilinen geleneksel Japon kart oyununun karşılıklı oynanan versiyonunu Chihaya’nın daha önce hiç görmediği bir şekilde oynuyordu. Oyunda Arata’nın yerini aldığında, Chihaya onun için hevesli olduğunu farkeder. Chihaya şimdi dünyanın bir numarası olmayı istemektedir, Karutanın Kraliçesi.
YORUM:
Chihayafuru bir josei mangasından daha çok bir spor mangası. Öncelikle bunu belirtmekte fayda var. Belli belirsiz bir aşk üçgeni ve bol bol karuta var. Karuta oyunu bana tamamen yabancıydı okuyana kadar, ancak okuduğumdan anladığım kadarıyla, zeka, hafıza, fiziksel ve zihinsel dayanıklılık ve güç gerektiren hayli zor bir oyun. Bu da belli bir zeka seviyesinin üstünde karakterler içeren ve bu karakterlerin zekice monologlarıyla dolu parlak bir mangayla sonuçlanıyor. Spor sayılıp sayılamayacağı sorusu mangada de bahsedilen karuta, karakterlerin karuta’ya duyduğu sevgi ve kendilerini geliştirme isteği manganın ana konusu.
Kısaca, Ayase’nin en büyük hayali ablasının ünlü bir manken olma hayalini gerçekleştirdiğini görmek istemesidir. Okulunda okuyan Arata sürekli sınıfındaki arkadaşları tarafından rahatsız edilmektedir. Ayase onları Arata’nın başından kovduktan sonra Arata’nın evine doğru yol alır. Bu sırada Arata’dan karuta isminde kartlarla oynanan bir oyun öğrenir. Bu oyundan fazlasıyla etkilenen Ayase’nin yıllar sonra yeni bir hedefi olur:Karuta kraliçesi olmak.
Mükemmel karakterler. Hepsiyle bağ kurmak mümkün, bir sürü yan karakter olmasına rağmen hepsiyle ve karakterlerin tümü manganın ilk anından son anına dek gelişiyor. Bölüm kurgusu iyinin üstünde. Sürüklüyor, bir sonraki bölümü okuma isteği yaratıyor ve yaşanan her şeyi tek tek hatırlıyorsunuz. Ya da ben çok kaptırmışım 🙂 Monologlar… Karuta’nın içeriğini ve oyunların gelişimini anlamanızı sağlayan bu monologlar belli bir entellektüel seviyenin üstüne hitap ediyor, yani bu mangayı belli bir yaş sınırının üstüdekiler okumalı. Arata-Ayase-Taichi arasında belirgin olmayan bir romantizm var. Yani öyle aşk sahnesi bekleyenler boşuna beklemesin. Çizimler gerçekten çok hoş. Seriye sırf çizimleri için başladım diyebilirim.
Sonuç:
Eğer amacınız gerçek bir shoujo okumaksa, aradığınız Chihayafuru değil. Ama ben zaman geçirmek için öylesine bir shoujo ararken başladığım Chihayafuru’yu bırakamadım ve gerçekten okuduğum iyi mangalardan biri arasında olacağına da eminim. Hem karuta2ya hem de Chihayafuru’ya bir şans verin derim.
Sakamichi no Apollon ( Kids on the Slope)
Tür: Drama, Müzik, Romantik, Okul, Josei
Cilt Sayısı: 9
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Nishimi Kaoru babasının işi yüzünden şehirden şehire ve okuldan okula geçtiğinden, yeni okulundaki ilk günü onun için bir rutinden öte değildir. Zeki biri ve nakil öğrenci olduğundan hep dışlandığından, yine yapacağı şey buna göğüs gerip sıradaki nakli beklemektir. Ama bu sefer beklediği gibi olmadı. İlk, sınıf başkanı Mukae Ritsuko ile, sonra da, beklenmedik şekilde, Kawabuchi Sentarou ile yakınlaşır. Sentarou kavgacı, belalı kişiliğiyle bilinen, dersleri asan, iyi namı olmayan biridir. Garip olsa da, üçü müzikte ortak noktayı bulurlar, özellikle cazda, ve Kaoru bu yeni evini çok sevdiğini fark eder.
YORUM:
Sakamichi No Apollon mangasına Japon arkadaşımın önerisiyle başladım. Sakamichi No Apollon bizi 1966 yılının yazına götürüyor. Kasabaya yeni tanışınan inek tiplemede ki karakterle, kasabanın cengaverinin gelişen dostluklarını görüyoeuz. Cengaver ineğe hayatın nasıl yaşanılacağını öğretirken, inekte cenvgaverimizi daha insani yapıyor. Bu iki karakteri birleştiren ise caz müziği. Cengaverimiz ‘Sen’ bateri çalıyor ve caz müziğine ilgisi var, ineğimiz Kaoru ise piyano çalıyor. Kaoru çocukluğundan itibaren sadece klasik müziğe ilgi göstermiş fakat Sen’in sayesinde caz ile ilgilenmeye başlıyor.
Manga neredeyse okunan herkes tarafından beğenilmiş. Ama ben karakterleri çok soğuk ve duygusallıktan yoksun buldum. Gruba ivme katsın diye eklenen Sentarou bile soğuk bir tipleme. Ritsuko ve Kaoru ise uyuzlukta Sen’den beterler. Yaklaşık 4-5 tane ana karakterimiz var hepsi birbirine platonik olarak aşık. Aşk üçgeni dörtgeni, alabildiğine tüm kombinasyonlar var. Tabi kimse aşkına da karşılık bulamadığı için ortam sürekli huzursuz. Karakterler yüzlerinde sürekli bir hüzünle dolaşıyorlar. Mangaya canlılık katsın diye ekledikleri fazla neşeli ‘queer’ karakter ise bende bu tipitip nereden çıktı tepkisi uyandırdı.
Çizim konusuna hiç girmiyorum. Çünkü Josei mangalarının çizimleri genelde kötü oluyor ama hikaye çok güzel oluyor.
Sonuç:
Sonuç olarak okuduğuma pişman olmadığım bir mangaydı.
Ristorante Paradiso
Tür: Drama, Josei, Hayattan Kesit
Cilt Sayısı: 1
Animesi Var Mı: Var
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Hikâye; sayfiyeden gelen Nicoletta adlı kahramanımızın Roma’daki bir restoranı ziyaret edişini anlatır. Nicoletta, ailesi o küçükken boşandığı için anne tarafındaki büyükannesi ve büyükbabası tarafından yetiştirilmiştir. Yeniden evlenmeye çalışan annesi sonunda bunu başarmasına rağmen gene de Nicoletta’yı terk etmiştir. Ve Nicoletta’nın Roma’da ziyaret etmek üzere olduğu bu restoran, annesinin yeni eşine aittir…
YORUM:
Nicoletta 6 yaşındayken annesi başka bir adamla evlenmiştir. Yalnız annesinin evlendiği adam Nicoletta’nın varlığından habersizdir çünkü Nicoletta’nın annesi ondan söz etmemiştir. Annesi Nicoletta’yı büyük annesine bırakıp eşiyle Roma’ya gider. Yıllar sonra Nicoletta annesini bulmak ve olanları açığa kavuşturmak için Roma’ya gider. İlk işi üvey babasının çalıştırdığı restorana uğrar. Restorantta 35 yaş üstü ve okuma gözlükleri takan garsonlarla karşılaşır müşteriler de o garsonlara hayrandırlar. Başta buna pek bir anlam veremez. Daha sonra orada çalışan garsonlardan biri olan Claudio’ya aşık olmaya başlar. Nicoletta Roma’ya geldiğinden beri bulunduğu çevre sayesinde aşkın birçok halini görmeye başlar.
Klasik manga çizgisinden farklı, daha çok avrupa çizgisini kullanmışlar. Çizgisinden dolayı merak ederek okudum zaten. Konuyla beraber çıtır çerez gibi gidiyor. Karakterlerin günlük yaşamlarından alınan hikayelerle, ortamın verdiği sıcaklık birleştiğinde güzel bir manga oluşmuş.
Benim için kötü yan değil ama manga pek çok insanın hoşuna gitmeyebilir. Her şey fazlasıyla normal, vurdu kırdılı sahne yok,entrika denen şey yok denecek kadar az.
Sonuç:
Sakin, huzurlu bir okumak istiyorsanız tam size göre bir manga.
Nana aşırı derecede yoğun duygular içeriyo insanın kalbi dayanmıyo
NANA devam ediyor ‘görünüyor’. -_-
Yazım hatası olmuş hemen düzeltiyorum 🙂