Merhaba arkadaşlar,
Manhwa okumak isteyen veya okuyacak yeni manhwa arayan arkadaşlar için okuduğum manhwalardan öneri listesinin devamı ile yeniden karşınızdayım 🙂 Daha önceki öneri listeden haberi olmayanlar Manhwa Önerileri! listesine bakabilirler 🙂
Öncelikle bilmeyenler için küçük bilgiler vereyim;
Manhwa Nedir?
Güney Kore’nin tarihinden etkilenen, kültürel bir mirastır. Çizgi romanda denilebilir yada manga’nın Kore versiyonu 🙂 Manhwa çizerlerine ‘Manhwaga’ denir. Manhwa’yı diğerlerinden ayıran özellik ise editöre ait çizgi romanlar sanatsal işlerde kullanılabilir ve düzenli olarak nette yayımlayabiliyor olmasıdır.
Okumak istediğinizde bir kaç farklılık göze çarpabilir;
- Mangaların tersine ‘Soldan Sağa’ doğru okunur.
- Kıyafetlerin çok ayrıntılı resmedilir ve gözler çok ön plandadır.
- Renkli olabilirler.
Webtoon Nedir?
İlk olarak Kore’de ortaya çıkmış sonrasında bir anda popüler olunca dünya tarafından kabul edilmiştir. En çok Korede çizilir ve en büyük okuyucu kitlesi Korede’dir. Bu yüzden en iyi tanımı ‘Korelilerin manhwa çizim tarzı bilgisayar yardımıyla internet ortamında yayınlanmak için yaptıkları çizgi romanlardır.’
- Webtoonlar renkli çizilirler.
- Bazıları renkli gibi gözükmese de bazı nesneler (genellikle para) renkli olabilmektedir.
- Webtoonlarda konunun ilerleyişi genel olarak çok yavaştır. Normal manhwa veya mangaların nasıl bir şey olduğu ilk bölümden anlaşılırken webtoonlarda bu on bölümden fazla sürebilir.
- Konu yavaş ilerlemesinin nedeni çizimlerin mangalardan daha ayrıntılı olmasıdır. Eğer çizer çok yetenekliyse anime izlemiş gibi olabilirsiniz.
The Breaker
Tür: Aksiyon, Dövüş Sanatları, Drama, Komedi, Macera, Okul, Romantik, Seinen
Cilt Sayısı: 10
Animesi Var Mı: Yok
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu :
Shin-woon Okulun arkasında okulun serserileri tarafından dövülmüştür. Bu sırada duvarın tepesine tünemiş olan ve okulu röntgenlemek le meşgul olan Chun-woo olaya hiç müdahale etmemiştir. Birde sınıfa girerken suratı darmadağın halde iken Sae-hie ile karşılaşır. Bu başına gelebilecek en kötü şeydir. Sınıfta ise daha güzel bir sürpriz onu beklemektedir, çünkü röntgenci adamın onların öğretmeni olduğunu öğrenir. Artık bu şekilde devam etmek istememektedir. Bunun için bir dövüş kursuna yazılmaya karar verir. Kursa kay dolmak için yola çıktığında birkaç serserinin yeni öğretmenlerini tartakladıklarını görür. Tam yardım istemeyi düşündüğü sırada gördüğü şey karşısında şok olur. Öğretmeni bu iri kıyım herifleri bir çırpıda yere sermiştir. Ertesi gün okulda gene okulun serserilerinden dayak yer ve elindeki tüm parası da gider, birde üstüne gene Sae ile karşılaşınca iyice delirir ve çatıya çıkar. Atlamak ile atlamamak arasında gidip gelirken, Öğretmeni Shin-woon’un da sayesinde çatıda parmaklıklara asılı bulur kendini. Ancak Shin-woon tam onu tutup çekerken parmaklıklar kırılır ve aşağı düşmeye başlarlar. Düşmesine düşmüşlerdir, ancak hiçbir şey olmamıştır…
YORUM:
Shin-woon adlı karakterimizin okulun bıçkın delikanlıları tarafından dövülmesinden sonra Goomoonryong (yanlış yazmış olabilirim) ile karşılaşmasını ve onun öğrencisi olmasını konu alır.
Shi Woon okul çıkışı bir dövüş kursuna katılmaya karar verir.Yolda öğretmeninin bir grup kaslı mı kaslı insan tarafından tartaklandığını görüyorür.Yardım çağırmaya giderken, öğretmenin o kaslı mı kaslı adamları mal ettiğini görür. Şok olan Shi Woon öğretmeninden yardım ister.Başta kabul etmez ama sonradan dövüş sanatlarını öğretmeyi kabul eder. Tabi bu dövüş sanatları bizim bildiklerimizden değil. Ki merkezini kullanarak yapılan bir nevi süper güçler. 9 farklı dövüş sanatı var. Goomoonryong bunların hepsini bilen tek kişi. Bu yüzden bütün murim le düşman. Chun Woo, Shi Woon a ki merkezinin daha hızlı gelişmesi için gizli bir ilaç veriyor ve yavaş yavaş eğitmeye başlıyor. Shi Woon u eğitirken bir yandan da murimle çatışır. Shi Woon ustasının kötü biri olduğuna inanmaz ve murime karşı ustasının yanında durur. Acaba bütün murime düşman olan Goomoonryong iyi birimidir? okuyun görün gençler 🙂
The Breaker konu olarak güzel bir manhwa aslında ama oldukça durağan. Heyecan unsurunu iyi kullanan manhwaga bizi bir çok bölümde şaşırtmayı başarıyor. Senaryonun karmaşıklığı cidden güzel bir okuma isteği yaratıyor. Çizimleri kanımca gayet başarılı. Ayrıca Jeon Geuk-jin, Park Jin-Hwan adlı manhwagaların elleri dert görmesin öyle güzel efektler ve kaliteli çizimleri var ki okumaya doyum olmuyor. Animeye uyarlanmayışı görsellikten bizi yoksun bıraksa da okunması gayet eğlenceli, benim tabirimle çerezlik (kısa sürede bitecek) bir manhwa.
Sonuç:
Sonuç olarak okumaktan keyif alacağınız bir seriye merhaba deyin 🙂
Cheese in the Trap
Tür: Komedi, Josei, Gizem, Romantik, Okul Hayatı, Webtoon
Cilt Sayısı: 3 sezon+
Animesi Var Mı: Kore dizisi var
Devam Ediyor Mu: Evet
Konusu:
Bir yıl gibi uzun bir aradan sonra üniversite’ye döndükten sonra Hong Sul sakin, sessiz ve huzurlu bir okul hayatı geçirmek isterken, yanlışlıkla kuskusuz ve mükemmel görünen Yu Jeong’un dikkatini çeker. Çekmesinin nedeni ise Yu Jeong’un göründüğü gibi olmamasıdır ve bunu Hong Sul’un çok kolay fark etmesidir. Üniversite hayatını problemsiz sessiz sakin ve sorunsuz bitirmek isteyen Hong Sul için O günden sonra hayat daha da kötüye gider. Yu Jeong’un birdenbire Garip ve sebepsiz samimiyetinden korkan Hong Sul Kendini bir köşe kapmacanın içinde bulur.
YORUM:
Kore dizileri izleyenler Cheese in the Trap dizisini bilir sanırım. Bende ilk 4 bölümünü izleyip sevmiştim, böylece webtoonunu okumaya karar verdim. İlk sezonu okudum ve ikinci sezona geçtim. Ama olaylar çok yavaş ilerliyor. Dizi de 4 bölümde bir sezonu işlediler resmen 😀 Neyse kısaca konusundan bahsedecek olursam; Hong Sul, sıradan bir üniversite öğrencisidir. Yoo Jung ise, okulun en popüler ögrencisidir. İyi görünümlü, zengin, akıllı, ve hatta güzel birisidir. Ancak Hong Sul, Yoo Jung’u göründüğünden çok daha iyi olduğunu sanıyor. Acaba öyle midir? Burası sır okuyup öğrenin gençler 🙂
Hikaye aslen romantizm ve gerilim karışımı gibi. Okurken Hong Seol’un Yoo Jung hakkındaki şüpheleri ön planda olduğunu görüyoruz. Bu ilişki nereye kadar devam edecek diye merak etmedim değil yani 🙂 Webtoon’da hoşuma giden şeylerde var. Mesela Hong Seol ve Yoo Jung bize insanların ihtiyaç duyduklarında yaklaştıklarını öğretiyor. İkisi de çok çalışkan ancak kendilerini eleştiriyorlardı. Görevlerini yapmayan takım arkadaşlarıyla uzlaşmak yerine tüm işi kendi başlarına yapmayı tercih ediyorlardı. Karakter çizimleri güzeldi özellikle Yoo Jung karakterinin hikaye boyunca giyim tarzı ve karizması beni etkilemedi desem yalan olur 😀
Sonuç:
Gizemli-romantik hikaye sevenlerin sevebileceği bir webtoon olduğunu düşünüyorum.
Zippy Ziggy
Tür: Shounen, Komedi
Cilt Sayısı: 11
Animesi Var Mı: Yok
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Bir insan düşünün ki hem sevecen, dürüst, yardımsever, kahraman ve idol; hem de çakal, namussuz, beş para etmez, korkak ve tiksinç olabilsin! İşte bunların tümünü kendinde toplayan kahramanımız Shinji Kang, şöhret ve karizma için her türlü nahoş olaydan, mutlaka, maksimum kâr elde etmeyi başaran liseli öğrencidir. Hırsızlık olur, hırsız doğal sebeplerle, bir dolu talihsiz olay yaşar ve en son öylece bayılır. Olay yerinde rastgele geçmekte olan Shinji ise bu fırsatı kaçırmayacak ve hırsızı kendisi yakalamış gibi gösterip bunu kendi lehine dönüştürecek bir fırıldak bulacaktır. Çevresindeki herkesin bu ve benzeri şekildeki olaylarla idolü haline gelen Shinji’yi artık tedirgin edici günler beklemektedir, zira hem yeni kapı komşuları, hem de sınıf arkadaşı olan Sung-Hae başbelası onun bu korkak ve çirkin yüzünün farkına varmıştır. Bu farkındalık ilk başta Shinji’de Sung-Hae’yi ortadan kaldırma hesaplarına itse de, sonradan bu ezik planları hiçbir işe yaramayacak ve Sung-Hae’nin gözünden daha da bir düşecektir. Sung-Hae’nin kendi dünyasında yarattığı bu türbülansla baş etme yolları ararken, Shinji fark etmeden gönlünü artık Sung-Hae’ye kaptırıyor olacaktır. Artık bu ikilinin kaderi birleşmiş ve kendilerini bekleyen bir dolu komik macera vardır.
YORUM:
Shinji tam bir çakal milleti mütiş bir hamleyle kandırıyor ve ünlü oluyor. Asıl hikaye burada başlıyor. Manhwa dünyası Shinji kadar ballı bir karakter daha görmemiştir herhalde. Her defasında dört ayak üstüne düşüyor resmen çocuk. Manhwa da her karakter ayrı komik ve saçmaydı. Ama benim en sevdiğim Dukchil. Aşırı salak olsa da aşık olduğu zamanlardaki surat ifadeleri ve Ddukchil diye seslenildiğinde verdiği tepkiler fena kopartıyordu.
Çizimlerine gelirsek, mükemmel olmasa da komik yüz çizimleri okurken kahkaha atmama sebep oldu. Çizimlerin duruma göre değişmesi süperdi. Aynı karakterin bazen rahatsız edici bir şekilde kötü görünürken, bir sonraki karede de yanaklarını sıkacak kadar şirin olabilmesi harikaydı. Hikaye işlenişi güzeldi. Okurken acaba bir sonraki sayfada çakal Shinji ne yapacak merak ettim 🙂
Sonuç:
Bitmesine gerçekten üzüldüğüm bir seriydi. Her bölümünde illa gülmenizi sağlayan keyifsizseniz keyfinizi getiren bir seriydi.
Girls of the Wild’s
Tür: Aksiyon, Komedi, Dram, Dövüş Sanatları, Romantizm, Okul, Harem, Webtoon
Cilt Sayısı: 260
Animesi Var Mı: Yok
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
İki küçük kardeşine tek başına bakmak zorunda olan Song Jae gu erkek-kız karma eğitim veren bir okulda burs kazanır. Ancak okuldaki tek erkek odur. Wild lisesinin tek erkek öğrencisi olarak zorluklar yaşamaktadır.
YORUM:
Kısaca, ailesiz, annesiz ve babasız bir şekilde hayatımızı sürdürmek oldukça güç ve üzücü olurdu. Bir de bunun üzerine ilgilenmemiz gereken kardeşlerimiz var da hayat bizler için daha da zor olur. İşte hikâyemiz hayatı böyle olan birisi etrafında dönüyor.
Hikâye desen manhwalar ve Webtoonlar için oldukça klasik olan fakat yazarın yaratıcılığı sayesinde kendine has orijinal bir şeye dönüşmüş bir hikaye. Bu nedir bir oğlan yeni karma olmuş bir kız lisesine gider ve oradaki tek erkek olur. Bunun örneklerine pek çok anime ve mangada rastlamak mümkün. Bu klasik konuya dövüş sanatlarını güzel bir şekilde harmanlayınca ortaya Girls of the Wild’s gibi bir başyapıt çıkmış.
Bir Webtoondan beklenebileceği üzere çizimler çok canlı renklerle çizilmiş. Öyle ki bazı anlarda gerçek olduğunu bile sanabilirsiniz. Karakterlerde ise normalin üstünde bir çeşitlilik var. Yazarımız Hun adeta yatmamış kalkmamış ciddi ciddi bunlara kafa patlatmış sanki. Elbette ki her Manhwaga ve yazar bunun için kafa patlatır ama Hun ekstra bir çaba sarfetmiş gibi. Ana karakterlerden yan karakterlere, anlık olarak gözüken geçici karakterlerden konuk karakterlere kadar hepsinin mi farklı bir kişiliği ve tepkisi olur arkadaş 🙂 Kimisi fazla duygusal, kimisi maço tavırlar sergiler, kimisi ile aşırı ciddiydi.
Sonuç:
Girls of the Wild’s oldukça canlı, hararetli ve okuması eğlenceli bir manga. Özellikle dövüş sanatlarını konu alan manga ve webtoonları seviyorsanız bu manga tam size göre bir webtoon.
Annarasumanara
Tür: Gizem, Drama, Okul, Romantik, Psikolojik, Webtoon
Cilt Sayısı: 28
Animesi Var Mı: Yok
Devam Ediyor Mu: Hayır
Konusu:
Okulda, terk edilmiş eğlence parkında insanları yok edebilen bir sihirbazın yaşadığına dair söylentiler dolaşmaktadır. Yoon-ai’ye kız kardeşi ile birlikte güçlükle hayatını sürdürmeye çalışan zeki bir kızdır. Zor yaşam şartlarından kurtulabilmek için biran önce yetişkin olmayı istemektedir. Bir gün yolu eğlence parkının oraya düşer ve “Sihre inanır mısın?” diyen sihirbazla karşılaşmasıyla hayatı değişmeye başlar.
YORUM:
Kısaca konusundan bahsedecek olursam okulda, tepedeki terk edilmiş eğlence parkında insanları yok edebilen bir sihirbaz yaşadığına dair bir dedikodu dolaşmaktadır. Yoon Ai, kardeşine bakmak zorunda olan fakir bir kızdır. Bir gün yolu bu tepeye düşer ve hayatını değiştirecek olan bu çocuksu sihirbazla tanışır.
Hanım kızımız fakir olduğu için hayata çok gerçekçi bakıyor. Bir an önce yetişkin olmalıyım para kazanmalıyım diyor. O yüzden sihirbazla tanışınca ona çok kızıyor. Sorumsuz bir yetişkin olduğunu bir iş kurması gerektiği falan söylüyor. Ama sihirbaz da tam tersi toplumdaki baskı ve kalıplara uymayarak kendi yolundan ilerleyen birisi. Bu yüzden herkes ona deli damgası vuruyor. Yani sihirbaz aslında yetişkinlikten kaçan bir çocuk gibi. Ya bakın gerçekten gidin manhwanın okuyun çünkü bahsedeceğim şeyleri önceden bilirseniz manhwa etkisi ortadan kayboluyor.
Bu arada sosis kafalı çocuktan bahsetmezsem olmaz. Manhwa boyunca kahkaha attım. Çünkü aşırı komik çizildiği yerler vardı. Ama manhwadaki en önemli karakter bu şahıştı bence. Çünkü inanılmaz bir karakter değişimi geçiriyor ve sonradan çocuğun neden kafasının böyle olduğunu anlıyorsunuz. Ve harika bir detay olmuş. ‘ya aşırı saygı duydum. Ayrıca Annarasumanara bizdeki hokus pokus veya abra kadabra gibi bir şey. Sihirbazımız sihir yaparken bu sözcüğü kullanıyor.
Sonuç:
Annarasumanara acı-tatlı bir öykü. Dram ve trajedi unsurları içermesine rağmen hiçbir zaman ajitasyon yapmıyor, bir yandan hüzünlendirip bir yandan geleceğe daha umutla bakmanızı sağlıyor. Konudan etkilenmemek ise mümkün değil, kimimiz sihire inanmaya başlayacak, kimimiz ise “sihir diye bir şey yoktur” cümlesini tekrarlayıp ertesi gün her zamanki yaşamına geri dönmüş olacak.
Bu listeden Annarasumanara ilgimi çekti. Ben de başlamak için güzel bir manhwa arıyordum. Dice adlı webtoona da bakabilirsiniz en sevdiklerimden biri. Paylaşım ve öneriler için teşekkürler ^.^
Listeyi beğenmenize sevindim 🙂 Annarasumanara’yı okuyup beğeneceğinizden eminim 🙂 Zamanım olduğunda Dice adlı webtoona bakacağım. Öneriniz için teşekkürler 🙂