Merhaba arkadaşlar,

Manga okumak isteyen veya okuyacak yeni manga arayan arkadaşlar için okuduğum mangalardan öneri listesinin devamı ile yeniden karşınızdayım 🙂

Great Teacher Onizuka

Tür: Komedi, Okul, Ecchi, Drama, Aksiyon, Shounen

Cilt Sayısı: 25

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Eski bir motosiklet çetesi üyesi, Eikichi Onizuka’nın hayatında tek bir amacı vardır. “En iyi öğretmen” olmak. Zar zor girmeyi başardığı okuldan, aynı şekilde zar zor mezun olup eline diplomasını alır. İş için başvurduğu ilk okulda kötü bir tecrübe geçirir ve kendini yollara vurur. Ama bilmediği şey okulun müdürünün Onizuka’dan etkilenmiş ve onu işe almak istediğidir. Bunu haber alan Onizuka tam gaz okula geri gider ve işi alır. Ama ne yazık ki Onizuka’nın hayalini kurduğu cici öğrencilerin yerinde okulun en problemli ve öğretmenlerden nefret eden sınıfı vardır. Onizuka’nın işi bu sınıfı adam etmektir. Ne de olsa Onizuka “En iyi öğretmen” olmak için çabalamaktadır bu da bunun için iyi bir fırsattır.

gto manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Okul temalı manga/animeleri bilirsiniz değil mi? Tek bir öğrenci veya öğrenci grubunu alır öyle akıp gider, bazen shoujo tadı vardır bazende shounen, dersin içindekiler değil öğrencilerin ilişkisine bakarsın bütün gün. Onizuka’da durum farklı mı? Pek denemez…Ama eski bir serserinin aklındaki mükemmel fikirle (hoca olursam 22 yaşında 16 yaşındaki kızlarla ve hatta 40 yaşıma geldiğimde 16-20 arasındaki kızlarla takılırım oohhohohoho!) öğretmen olma çabası seriyi diğer okul temalı mangalardan ayırıyor. Onizuka’nın bitmek bilmez sapıklığı, çelik kadar sağlam olması, korkunç derecedeki gücü ve kendine sürekli lakaplar takması (Great Driver Onizuka!) ile ana karakterimiz insanı gülmekten öldürüyor. Ayrıca diğer karakterlerinde üzerinde genişçe durulması mangayı tek bir odak noktasından kurtarıyor. Tohru Fujisawa‘nın Onizuka ve öğrenciler üzerinden eğitim sistemini eleştiren tavrı mükemmel çizimleriyle harmanlandığı zaman okunası bir eser oluyor GTO.

İyi Yanları:

Onizuka Onizuka Onizuka. Tam anlamıyla hikayenin kahramanı. Kendine ait öğretme metotları, karakterinin yapısı (bir nevi ölümsüz olması 🙂 ) her şeyi ile çok orijinal bir karakter. Hikayesi çok güzel. Onizuka’nın öğrencileri anlaması ve ona göre davranması çok iyiydi. Öğretmenlerin kendilerini büyük görmemesi gerektiğini göstermesi ama aynı zamanda da öğretmenlerinde insan olduğunu ve hatta yapabileceklerini göstermesi gerçekten etkileyiciydi.

Kötü Yanları:

Belki çizimleri derdim ama o zamana göre çizimlerin çok normal olduğunu düşünüyorum. Bir de şu son meselesi var. Animede, mangada ve Live Actionda farklı farklı sonlara sahip serinin en basit ve tatminsiz sonu mangaya nasip olmuş. Okuduktan sonra bir 15 dakika duvara odaklanıp ”Böyle mi bitti be?” demenize sebep oluyor.

Sonuç:

Serseri motorcu otaku gencimiz Onizuka size güzel bir eğlence vaad ediyor. Yaşınız 16’dan büyükse zevkle okuyabilirsiniz. Eklemeden de geçemeyeceğim G.T.O ilk önce hentai manga olarak tasarlanmış fakat sonradan bu şekle gelmiş,”hani ben bunda bir şey seziyorum ama ne?” demeyin aklınızda olsun. Kesinlikle okunmalı. Onizuka gibi bir karakter tanınmadan ölmemek lazım.

Arslan Senki (The Heroic Legend of Arslan)

The Heroic Legend of ArslaN SENKİ volume 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Macera, Aksiyon, Shounen, Tarihi, Drama, Fantastik

Cilt Sayısı: 8+

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside

Devam Ediyor Mu: Evet

Konusu:

Arslan Senki’nin kısaca konusundan da bahsedecek olursak; hikaye bir ihanet sonucunda düşman yönetimine geçen Pers İmparatorluğu’nun gerçek prensi, Prens Arslan etrafında döner. Pers İmparatorluğu’nun kralı, Kral Andragoras ve güzel karısı düşman tarafından yakalanmıştır. Prens Arslan tüm bu olanlardan sonra tek başınadır ta ki kralın genç, yetenekli ve cesur askeri Daryoon’la tanışana kadar. Daryoon ne olursa olsun genç prensin güvenliğini sağlamakla görevlidir. Birlikte krallığı geri almanın yollarını ararlar ancak bu tek başlarına başarabilecekleri bir şey değildir. Bu uğurda taktik ve strateji ustası Lord Narsus ve yoldaşını, okçu Elam’ı ikna etmeleri gereklidir. Maceraları boyunca bir çok sır açığa çıkacaktır ve Arslan yeni arkadaşlarıyla ve eski müttefikleriyle krallığı geri almak uğruna yavaş yavaş güçlü bir ordu kurmaya başlayacaktır.

İlgili resim

YORUM:

Yoshiki Tanaka’nın roman serisi olan Arslan Senki’nin mangaka Hiromu Arakawa (Fullmetal Alchemist) tarafından yapılan ikinci manga uyarlamasıdır. ”Bu çizimler bir yerden tanıdık geliyor ama nereden?” demeyin aklınızda olsun.

Seriyi okurken tarihten alıntılar yapması okuyucuyu kendine daha çok bağlıyor. Özellikle ülkemiz okuyucusu için serinin başında Türklerden söz edilmesi bizi biraz daha fazla heyecanlandırıyor. Ayrıca Arslan’ın küçük yaşta tahta çıkması akıllara Fatih Sultan Mehmet’i getiriyor. Lusitania’lıların savaşçı toplum olmaları ve esir olmaktansa ölmeyi yeğlemeleri bana Türkleri hatırlattı. Tarihi bir eser olarak görülse de yazar Tanaka Yoshiki’nin nereden esinlendiği hala merak konusu. Çünkü Pers Medeniyeti haricinde diğer ülkelerin gerçekte kimleri temsil ettiği kafalarda soru işareti bırakıyor. Rivayetlere göre hikayede anlatılan diğer milletlerin gerçek olduğuna inanılsa da, bence gerçek olsaydı İlber Ortaylı bu konulara açıklık getirirdi diye düşünüyorum 🙂

İyi Yanları:

  • Görsel olarak güzel bir izlenim yaratan seri, savaş sahnelerindeki çizimler alkışları topluyor.
  • Ayrıca Prens Arslan’ın Edward Elric’e benzemesi de göze çarpıyor.
  • Genç Arslan’nın aşması gereken zorluklar, arkadaşları ile ilişkileri, yaşanan amansız savaşlar ve Narsus’un keskin zekâsı güzelce gözler önüne serilmiş.
  • Hikayenin işleyişi ve sürükleyici yanı artı kısmı bence.

Kötü Yanları:

  • Prens Arslan’ın çocuksu ve yardıma muhtaç olması, tıp ki oyundaki karakter gibi her geçen bölüm kendini biraz daha geliştirip (bölüm atlatıp) başarıya giden yolda devam etmesi gibi örnekler verebiliriz.
  •  Savaş sahnelerine biraz daha az yer verilmesi de hikayenin eksi taraflarından sayılabilir.

Sonuç:

Fantastik bir diyarda geçen ve okuması zevkli olan, karakter bakımından da güçlü bir manga arayan arkadaşlar Arslan Senki’ye bir bakması gerektiğini düşünüyorum.

InuYasha

İlgili resim

Tür: Fantastik, Macera, Komedi, Romantizm, Aksiyon, Tarihi, Doğaüstü güçler, Shounen

Cilt Sayısı: 56

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence hem çizimleri hem de bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Kagome günümüzde yaşayan ve liseye giden sıradan bir genç kızdır. Daha önce efsanelere inanmayan Kagome, bir gün kendi zamanından koparılarak Japonya’nın çok eski zamanlarına çekilir. Kagome burada inanmadığı bazı efsanelerin doğruluğunu ve kaderinin efsanevi bir başka yaratık olan InuYasha ile bağlılığını bizzat görecek ve yaşayacaktır. Kaderin oyunu ikiliyi “Ruhların Mücevheri” olarak bilinen Shikon mücevherine de bağlayacak ve maceraları başlayacaktır.

İlgili resim

YORUM:

Zaman yolcuğunu ele alan yapımlardan biri olan InuYasha eskiliğine rağmen yerini koruyan mangalardan birisi. Tabi mangakasının o güzel ve etkileyici olan karakter tasarımlarından bahsetmiyorum bile. Uzun bir shounen yapımının en güzel yanlarından birisi karakter bolluğudur. Bundan daha güzeli ise o karakter bolluğuna eklenen her yeni karakterin ana karakterleri kadar sevilesi oluşudur. InuYasha ana karakterleri yanında yan karakterleri ile sevenlerinin gönlünü fethetmeyi başarabilecek bir manga. Kötü karakterleri bile çekiciliğinden ödün vermemiş. Çekici karakterleri yanında Shippo gibi sevimli karakterleri de yabana atılamayacak derecede sevilesidir. Shippo ile Inuyasha’nın atışmaları ise serinin en eğlenceli kısımlarından birisi. Atışma derken Rin ile Jaken-sama’nın atışmaları da en az bu ikilimizinki kadar keyiflidir. Benim için dişisiyle erkeğiyle hiçbir itici karakteri bünyesinde barındırmamış olan nadir serilerden birisidir InuYasha. Üstelik her karakterin birbirini güzelce tamamladığı sevilesi nadir yapımlardan diyebileceğimiz bir seri.

İyi Yanları:

Karakter çizimleri gayet olumlu olmuş.Serinin kurgusal olarak ilerleyişi de hikayenin temposuna uyarak neredeyse nefes aldırmadan bir sonraki bölüme geçmenize neden oluyor. Peş peşe gelen aksiyon yüklü bölümlerin ardından biraz da nefes almak ve güldürmek adına ilginç sayılabilecek bölümler mevcut. Her bölümde olmasa da karşımıza çıkan çeşitli karakterler ve olaylar karşısında verdikleri tepkiler nedeniyle, sevginizi kazanıyorlar. Ayrıca Kagome’nin kızınca InuYasha’ya ”otur” emri verip yere yapıştırması her seferinde kahkaha atmanıza sebep oluyor 🙂

Kötü Yanları:

Seri dört dörtlük mü peki? Hayır, hangi seri bu kapasitede ki?! Serinin en büyük eksikliklerinden birisi kendini tekrar eden yolculukları, yani ana karakter kızımızın Kagome’nin gel gitleri seriyi biraz gözünüzde monotonlaştırabilir. Şeytan çizimlerinde her defasında tuhaf tuhaf yaratıklar resmediliyor. Bu pek hoş olmasada, Japon mitolojisine bakıldığında bu türden şeytan çizimleri görülebiliyor. Ayrıca final bölümü de hiç tatminkar değil. Onlarca bölüm süren bir kovalamaca ve finale gelindiğinde “Hadi artık bitirin şu işi” diyor ve bekliyorsunuz, ama hüsran…

Sonuç:

InuYasha gerek sürükleyici hikayesi, gerek karakterlerin güzel anlatısı ile okunulması gereken bir seri.

Black Bird

BLACK BİRD MANGA ile ilgili görsel sonucu

Tür: Komedi, Romantizm, Doğaüstü güçler, Drama, Shoujo, Gizem

Cilt Sayısı: 18

Animesi Var Mı: Yok

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Tuhaf yaratıkların ve büyünün var olduğu, bizimkiyle kesişen bir dünya vardır ve çok az kişi tarafından görülebilmektedir. Misao Harada da bu dünyayı görebilen insanlardan biridir ve doğrusu bundan hiç hoşlanmamaktadır. Elinden geldiğince özel yeteneğini görmezden gelmeye çalışarak normal bir lise hayatı sürdürmeye çabalamaktadır.

Günün birinde Misao, bir yaratığın saldırısına uğrar ve çocukken karşılaştığı Kyo’nun aniden ortaya çıkması sonucu kurtulur. Ancak Kyo’nun ortaya çıkışı ve Misao’nun kendisi hakkında öğreneceği gerçekler artık normal bir lise hayatı hayallerinin de suya düşmesi demek olacaktır.

YORUM:

Konu itibari ile de zevkle okuduğum bir manga. Bu manga shoujo’lar arasında en iyilerden bir tanesi bence. Sadece çizimler değil yani olay. Esas oğlan aslında bir Tengu ( Neobi mangada açıklamış o yüzden üzerinde durmuyorum) ve Misao’yu seviyor. Misao da ona aşık tabi. Olaylar ilk böyle seviyor sevmiyor ile gidiyor ama daha sonra farklılaşıyor. Böyle direk olaylara geçtim ama bahsetmem gereken asıl esas oğlanımız olan sapık tengumuz Kyo Usui. Aklınızdan kaichou wa maid sama’daki sapık uzaylı Usui geçtiğine eminim 🙂 (tabi izlediyseniz ya da okuduysanız) Usuiler hep böyle mi olur? 🙂 Misao ne çektin bee 🙂

İyi Yanları:

  • Mükemmel çizimleri.
  • Harika karakterler
  • Eğlenceli
  • Müthiş bir sürükleyiciliğe sahip olması

Kötü Yanları:

Hiç bir erkek, kız her başını belaya soktuğunda yanında bitip onu kurtarmaz, bu da kızların aradıkları prensin ölçüsünü kat kat arttırıyor.

Sonuç:

Hikayeye bir Senka ile Şeytanın aşkı desek yeri olurBiraz echhi gibi dursa da değil. Güzel bir manga. Tavsiye ederim.

Liar Game

İlgili resim

Tür: Drama, Dedektiflik, Piskoloji, Gerilim, Seinen

Cilt Sayısı: 19

Animesi Var Mı: Yok

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Saf ve utangaç bir genç kız olan Nao Kanzaki, kendisine gelen paketi ve zarfı açtığında aklına bile gelmeyecek bir oyunun, istemeden de olsa bir parçası olur. Oyunun ilk bölümünde, kendisine verilen 100.000.000 Yen’i 30 gün boyunca korumak zorunda kalan Kanzaki, eski öğretmeni tarafından kolayca kandırılır ve elindeki parayı kaybeder. Bir anda 100.000.000 Yen borçlanan Kanzaki, çareyi hapisten yeni çıkan ve dahi bir dolandırıcı olarak bilinen Shinichi Akiyama ile anlaşmakta bulur.

İlgili resim

YORUM:

Liar Game oldukça güzel bir altyapısı olan, konusu özenerek hazırlanmış bir manga. Her bölümü çaresizlik, insan psikolojisi, akıl oyunu ve gerilim dolu. Mangakanın icat ettiği oyunlar (özellikle ortalara doğru) size ”Vay be!” dedirttiriyor. Mangayı ”Gerçekten kazanabilecek mi?” diye okumaya devam ediyorsunuz. Ayrıca okumak için herhangi bir oyunu bilmenize de gerek yok, oyun bilginiz koltuk kapmacadan ibaret olsa bile olur 🙂 Bu manganın değişik bir diğer yönü animesinin değil 2 sezonluk bir televizyon dizisinin ve bir de filminin bulunması.

İyi Yanları:

  • İyi araştırılma yapılarak hazırlanmış dahice altyapı sahip bir seri.
  • Her daim bir sürprizle karşılaşma olasılığınız var.
  • Akiyama karakterinin gerek zekasıyla gerek kişiliğiyle mangaya sağlamlık katıyor.
  • İnsanların dürüstlük-dolandırıcılık arasındaki süregelen oyunlarını görüyorsunuz.
  • Saflığı ve kurnazlığı temsil eden karakterlerin yan yana durabilmesi (Nao ve Fukunaga) harika olmuş.
  • İnsan psikolojisini çok iyi yansıtmışlar.

Kötü Yanları:

  • Çizimler kötü değil hatta çoğuna göre oldukça iyi ama ben daha çok sanat beklentisinde olduğum içim bu yönünü zayıf buluyorum.
  • Nao’nun “aptallık derecesindeki dürüstlüğü” size “of” dedirtebilir.

Sonuç:

Yalan söyleme, blöf yapma, blöfü görme, insan psikolojisini yönetme, insanları ikna etme, dahice dolandırma, rekabet, intikam gibi şeyler ilginizi çekiyorsa daha iyisi yok.

One Piece

İlgili resim

Tür: Fantastik, Macera, Komedi, Dövüş, Aksiyon, Shounen, Fantastik

Cilt Sayısı: 54+

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence hem çizimleri hem de bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Evet

Konusu:

Korsan Kral Gold Roger, bu dünyadaki herşeyi elde eder ve idam edilirken, tüm servetinin Grand Line’da olduğunu, onu arayıp bulmaları gerektiğini söyler. Bu olaydan sonra herkes Grand Line’a gider. Ancak Grand Line’a girmek çok zor, Grand Line’da canlı kalabilmek imkansızdır.

Kahramanımız Monkey D. Luffy’nin rüyası, Korsan Kral olmak ve One Piece denen kimsenin bilmediği, görmediği hazineyi ele geçirmektir. Küçük yaşlardan beri hep korsan olmak isteyen Luffy, kazara bir şeytan meyvası (Akuma No Mi) yemiştir. 3 farklı şeytan meyvası vardır ve bu meyvalar yiyenlere çok üstün güçler sağlamaktadır ancak bu güçlerin bedeli asla yüzememektir. Luffy’nin yediği meyva onu bir lastik çocuğa çevirir. Bu olaydan yıllar sonra Luffy denize açılır. Yolculuğu sırasında ekibini toplayacak ve One Piece’i bulmak için Grand Line’da birbirinden tehlikeli ve komik maceralara atılacaktır.

one piece manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Başladığından beri birçok ödül ve övgü almış olmasının yanında birçok mangaka tarafından da idol olarak görülen bir seridir kendisi. Genel olarak, arkadaşlığın çok iyi işleyen, kişinin hayallerinden asla vazgeçmemesi gerektiğini gösteren, zaman zaman güldüren zaman zaman ağlatan kısaca hayatın içinden her kesiti sunan manga serisi diyebilirim.

İyi Yanları:

  • One piece mangası kendine has çizimleri var.( Ama beğendiğimi söyleyemeyeceğim)
  • En ince ayrıntılar bile unutulmamış,gerek dövüş sahneleri olsun gerekse karakter çokluğu bolca var.
  • Kapaklardaki maceralar ise mangada olayı daha iyi anlamanızı sağlıyor.
  • Çok güzel ve epik karakterleri, muazzam dünya yapısı, sürekli yeni bir şeyler katarak geliştirilen senaryo.

Kötü Yanları:

  • Kahramanların hepsi canavar da bazen durum çok abartılıyor. Yuh artık daha neler dediğim çok oldu  🙂
  • Artık seri kısır döngüye bağlanmış durumda. Luffy kankalarıyla bir adaya gidiyor, orada bir sorun oluyor, sorunu halletmek için boss’larla dövüşüyor, zorlanıyor ancak yeniyor. Sonrada mutlu mesut yollarına devam ediyorlar. Ondan sonra gene bir adaya rastlıyorlar, gene olaylar aynı şekilde başlıyor ve bitiyor.

Sonuç:

Sonuç olarak takip edilesi bir seri olduğu su götürmez ama inanılmaz süper bir seri demek biraz fazla sevmekten geliyor diye düşünüyorum. Eğlenmek istiyorsanız mutlaka okuyun 🙂

Rurouni Kenshin

 

Tür: Tarihi, Dövüş, Aksiyon, Komedi, Shounen

Cilt Sayısı: 28

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence hem çizimleri hem de bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Meiji Devrimi sırasında üstün yeteneği ile nam salmış suikastçı “Hitokiri Battousai” devrimin sonuna gelindiğinde artık kılıcını kınına koyar ve bir daha adam öldürmemeye yemin edip, sırra kadem basmıştır. Devrimin gerçekleşmesinden 11 yıl sonra Himura Kenshin (Hitokiri Battousai), rurouni(gezgin) olarak seyahatine devam ederken yanlış bir anlaşılma nedeniyle Kaoru Kamiya ile tanışır ve Kaoru’ya babasından kalan Dojo da geçici olarak yaşamaya başlar. Kenshin geçmişinin onu asla bırakmayacağını ve nerede olursa olsun nereye giderse gitsin hep onu takip edip bir gün intikam alacağını biliyordur.

Kenshin & Kaoru, #Manga #RurouniKenshin #KamiyaKaoru:

YORUM:

Serisini izlerken aldığım keyfin aynısını yaşamamı sağlayan nadir mangalardan birisi. Çok sıkı bir manga takipçisiyimdir. Her mangayı beğenmem ama Kenshin söz konusu olunca akan suyu durdurduğum da bir gerçek. En baştan başlayıp son anına kadar hiç soluksuz okuduğum bir mangaydı. Hem dövüş sanatı hem komedi, çok az da romantizm barındırıyor. Bu çeşitlilikte de dengeler çok iyi ayarlanmış. Kenshin’in belki de en ilginç özelliği zamanında işlediği günahlardan arınmak adına artık bir Sakabato yani ters bir katana kullanmasıdır. Normal bir samuray kılıcının keskin tarafı öndeyken Kenshin’in kılıcında bu taraf içeridedir ve birini bu kılıçla öldürmek hayli zordur. Seri boyunca Kenshin’in naif ve savaşçı kişilikleri arasında gidip gelmesi gerçekten görmeye değer. Bence eserinin en önemli özelliği kesinlikle okurken sıkmıyor, sıkmaya başlarsa da bir şekilde toparlayıp yine kendini size okutuyor. TV serisinden daha eğlenceli olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim, TV serisini beğendiyseniz buna hayran kalırsınız.

İyi Yanları:

  • Karakterler hem çok güzel tasarlanmıs hemde yerli yerine oturmuş.
  • Japon kültürü hakkında bir çok bilgi vermektedir.
  • Konusunun Japonyadaki tarihe paralel ilerlemesi tabi hayalide olsa gerçeklik payı içermekte.
  • Kenshin’in şaşırdığı zaman ki “Oro ?” efektli tepkisine gülmemek elde değil.
  • Samurayların bu geçiş dönemindeki karşılaştığı zorluklar iyi anlatılmış.
  • Karakterler arasında çok güzel bir denge var ve kimse yalnız bırakılmamaya çalışılmış.
  • Komik ve ciddi olaylar arasında iyi bir düzen kurulmuş.
  • Çok klas kılıç teknikleri ve onların açıklamaları bolca kullanılıyor.
  • Aynı bölüm içinde hem kahkahalarla gülebilir, hem de hüzünlenebilirsiniz.
  • Kenshin’in yaşam felsefesi her okuyanı derinden etkileyecektir.
  • Gerçeküstü teknikler kadar gerçeğe yakın kılıç tekniklerinin de kullanımış.

Kötü Yanları:

Kenshin’in eski düşmanları hikayeye dahil oldukça ”ne zaman bitecek?” hissiyatı yaratabiliyor ama çok başarılı bir anlatımı ve çizimi var. Dolayısıyla bıkmıyorsunuz 🙂

Sonuç:

Bir samuray temalı mangadan beklediğiniz ne varsa bulabileceğiniz bir seri Rurouni Kenshin. Kılıç dövüşleri gerçekten akıllarda kalıcı izler bırakmayı başarıyor. Bitmemesini isteyeceğiniz bir manga.

Ao Haru Ride

ao haru ride manga volume 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Komedi, Drama, Romantizm, Okul, Shoujo, Hayattan bir parça

Cilt Sayısı: 13

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence hem çizimleri hem de bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Yoshioka Futaba, liseye başlamasıyla beraber hem hayatını, hem imajını değiştirmeye çalışan bir kız. Ve bu uğraşının kendine göre haklı sebepleri var; ortaokuldaki kızlar tarafından sevimli görüntüsünden dolayı dışlanmıştır ve bir yanlış anlama sonucu hayatının ilk aşkı Tanaka Kou’ya aşkını itiraf edememiştir. Kou’nun başka şehre taşınmasıyla bu aşk hikayesi başlamadan bitmiştir. Aradan 3 sene geçer ve Futaba liseye başlar. Arkadaşsız geçen günlerinin acısını çıkarırcasına, yeni okulunda mümkün olduğunca erkeksi görünmeye çalışır. Bol bol yemek yer, yüksek sesle konuşur, etrafındaki “cici” kızlar hakkında atıp tutar. Ta ki,filizlenmeye fırsat bulamayan ilk aşkı ile karşılaşana kadar. Kou’nun ebeveynleri boşanmıştır ve artık soyadı Mabuchi olmuştur. Karşılaştıklarında Kou, 3 sene önce Futaba’dan hoşlandığını ancak artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyler.

İlgili resim

YORUM:

Genelde böyle romantik mangaları okurken insanın içine fenalık gelir. Karakterler öyle utangaç öyle çekingendir ki saç baş yoldurur adama. Benim için en büyük artı, kahramanımızın açık sözlülüğüydü. Ne aşkını itiraftan çekiniyor, ne sevdiğini söylemekten. Kaçan kovalanır hesabı Kou beyimiz “eskisi gibi olmaz, olamaz..yaralııı, yaralıyımmm :(” gibi çıkışlarla sinirlerimi zıplatsa da, olayların akışı baymıyor, yani bir aşk itirafı için uzun süre beklemek zorunda kalmıyoruz.

İyi Yanları:

Bence çizimler gayet iyi. Serinin yazarı ve çizeri olan Sakisaka İo sensei, zaten çizimlerine hayran olduğum ve mangalarını severek okuduğum bir mangaka. Esas oğlan, futaba ya kötü davranıyor olsa da yine bu içerisinde incelik barındıran bir kötü tavır. Kou içine kapanmış olsa da aslında inceliğinden bir şey kaybetmemiş olması zaten mangayı daha naif bir hale getiriyor.  Konu olarak pek farklı olmasa da baş karakterler hemen kavuşmamaları ve arada geçen olaylar gerçekten okunmaya değer.

Kötü Yanları:

Bu serideki esas oğlan biraz gıcık etti beni. Tamam iyi güzel bir fırtınanın gelip seni durağan ve saplandığın çukurdan çıkarmasını bekliyordun anladık ama bir insan bu kadar da emoya bağlayıp kendisini hayattan özellikle sosyal hayattan soyutlamamalı. Tamam her insanın karakteristik özelliği farklı ve onun içinde bulunduğu durumu da çok iyi anlıyorum lakin insan kendini ana karakterler de kıyasalamadan edemiyor hani. Yani ben olsaydım daha farklı davranırdım diyerek kendisini onunla kıyaslayınca yaptığı veya girdiği hal hareketler insanı biraz gıcık ediyor. Lakin dediğim gibi kou candır, iyi çocuktur. Futaba ile birbirlerini çok güzel bir şekilde tamamlıyorlar.

Sonuç:

Klasik bir hikayesi olan, abartılı olayların, abartılı karakterlerin bulunmadığı, hoş bir shoujo mangasıdır.

Uzumaki

uzumaki manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Drama, Korku, Doğaüstü, Seinen, Piskolojik, Akıl karıştıran

Cilt Sayısı: 3

Animesi Var Mı: Yok

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Kuruzou-cho kendisini gölgeleyen siyah deniz feneri ve her akşam üstü çalan sirenleri dışında herhangi bir garipliğe sahip olmayan, küçük ve sıradan bir kasabadır. Gosima Kirie ve erkek arkadasi Saito Shuichi bu izole kasabanın sıradan insanlarındandır. Bir süre sonra Kirie ve Shuichi kasabada meydana gelmeye başlayan garip olaylara tanık olurlar. Başlangıçta sadece Shuichi’nin babasını etkilediklerini sandıkları tuhaf olayların aslında tüm kasabayı ele geçirmekte olan girdaplarla ilgili olduklarını anlarlar.

uzumaki manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Bir mangaka için en zor şey okuru korkutmak olmalı. Mangalarda filmlerde olduğu gibi ses, müzik gibi efektler olmadığından bir korku mangasının başarılı olabilmesi mangakanın okur üzerinde yarattığı etkiye bağlıdır. Junji Ito insanı mangayla nasıl korkutacağını çok iyi bilen bir mangaka. Benim için bir başyapıt olan Uzumaki’de bunu öyle bir başarmış ki insanı her bir sayfada diken üstünde oturtuyor. Nasıl yapıyorlar bilmiyorum ama ürkütücü unsurları bulup işlemekte son derece başarılılar. Sanırım biraz da bu yüzden korku mangaları arayışına başladım. Gerçi korkmadım diyorum ama mangayı okuduktan sonra gözümün önünde spiraller belirmeye başlamadı değil 🙂

İyi Yanları:

  • Atmosferi : Kendinizi o kadar kolay bir şekilde manganın içinde buluyorsunuz ki bu sizi korkutuyor.
  • Mangadaki fetiş Spiral şekli ile ilgili o kadar çok deliliğe tanık oluyorsunuz ki kafanızı kaldırdığınızda çevrenizde spiraller görmeye başlıyorsunuz ve kendinizi mangaya çok kaptırırsanız kısa süreliğine spiral takıntınız bile oluşabiliyor.
  • Çizimler oldukça başarılı ve gerçekçi.
  • Kurgu : Her bölümde spiralle bağlantılı yeni olaylarla karşılaşıyoruz. Anlatım o kadar başarılı ki mangayı okurken zamanın nasıl geçtiğinin farkına varamıyorsunuz.
  • Etki : Üstte de belirttiğim gibi pek çok yerde ağzımız açık kalıyor.

Kötü Yanları:

Beni bayağı bayağı iğrendiren kısım salyangozların oluşuydu. Okuduğunuzda (eğer okursanız) ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız. Fazla bir şey söylemeye gerek yok. Mangada tanışacağınız her karakter spirallerin bir şekilde etkisine maruz kalıyor. Kirie, her ne hikmetse, o kadar olay sonrasında bile yeni şeyler olduğunda “Neden oldu bu şimdi?” diyebilecek saflıktaki bir karakter. Erkek arkadaşının manyak gibi sürekli “Kaçalım bu kasabadan” ya da “Çok tuhaf şeyler hissediyorum. Spirallerle alakalı şeyler.” gibi uyarılarına ve öngörülerine rağmen. Kasabanın her bir adımını spiraller basınca “Bu salaklar niye basıp gitmiyor şu lanet kasabadan?!” diye kızıyorsunuz ama onun cevabını son ciltte mangaka size veriyor. Tabii olayları daha önceden sezip, kasabayı daha önce terk etselerdi ne olurdu orası bilinmez. Açıkçası manganın sonu benim için bir hayal kırıklığı. Bu olayı çok ilginç yerlere bağlayacağını beklerken pek de anlam veremediğim ve beni tatmin etmeyen bir nedene bağladı spiral baskınını.

Sonuç:

Mangayı okurken bol bol tiksinmekle beraber eğlendim. (Çünkü psikopatım.) Sonunu görmezden gelirsek, özellikle ikinci ciltteki şaşırtıcı ve çıldırtıcı unsurlarıyla başarılı bir korku mangası olduğunu söyleyebilirim. Mideniz kaldırıyorsa tabii 🙂

Noragami

noragami manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Komedi, Romantizm, Shounen, Doğaüstü güçler, Fantastik, Aksiyon

Cilt Sayısı: 13+

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence hem çizimleri hem de bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Evet

Konusu:

Japonya’nın milli dini olan Şintoizm’den alan bir diğer anime yapımıdır. 8 milyon Tanrı’nın var olduğuna inanılan din akabinde birçok efsaneyi de beraberinde getirmiştir. Yine Tanrılardan ilham alınan hikayemizde ise ana karakter başıboş bir Tanrı olan Yota. Gerçek dünya ve ahiret arasında kalan ruhların bir kısmı Tanrılara hizmet ederken bir kısmı ise ayakashiye dönüşerek insanların işlerine burnunu sokmaktadır. Yota, 5 yen karşılığında insanların dileklerini yerine getirerek bu huzursuz ruhları kovmaktadır. Başıboş Tanrı Yato’nun amacı para biriktirip kendine bir tapınak inşa ettirebilmek ve saygınlık kazanmaktır fakat işler istediği gibi gitmez. Ayakashileri yok etmek için kullandığı kutsal silahı (Shinki) görevinden istifa etmesiyle savunmasız kalan Yato günün geri kalanını ruhlardan kaçarak geçirir. Bir diğer ana karakter olan Iki Hiyori ortaokullu, sevimli bir kızdır. Kayıp bir kediyi arayan Yato ile yollarının kesişmesiyle kaderi değişir. Yato’yu kurtarmak isterken kendi kaza kurbanı olan Hiyori iki dünya arasında sıkışıp kalır. Ne tam insan ne tam ayakashidir. Başıboş ve eşofmanla gezen bir Tanrı olsa da Yato’dan eski haline dönmesi için dilekte bulunur. Dileği kabul edilen Hiyori ve Yato ikilisinin bundan sonraki maceralarını okuyarak göreceğiz.

YORUM:

Nora kavramı; evsiz, barksız, avare. Gami/Kami ise tanrı anlamına geliyor. Esas karakterimiz Yato da tek hayali kendi adına atfedilmiş bir tapınak olan, eşofmanlarıyla gezen, fakir ve biraz beceriksiz bir hizmet tanrısı. ( Ben Yato’ya 5 yenci apaçi bağcılar tanrısı diyorum :)) Kendine ait bir yeri olmadığı için daha yüce tanrılara ait tapınaklarda yatıp kalkıyor. 5 yen karşılığında alacağınız bir dilekle, çocuk bakmaktan, kayıp kedileri bulmaya aklınıza ne gelirse, her işi yapıyor. Karşılığında aldığı 5 yenleri de şişesinde biriktirip, bir gün bu yenler ile inşa edeceği tapınağını düşlüyor. Her ne kadar git gide karanlıklaşan bir atmosferi de olsa, Yato, Yukine ve Hiyori’nin başından geçen trajikomik olaylar dengeyi yerine getiriyor. Ayrıca ekleyeyim, manganın çizimleri zaten başlı başına bir komedi. Bazen yolda yürürken bir olay karşısında Yato’nun veya Hiyori’nin takındığı yüz ifadesi aklıma geliyor ve kendi kendime gülmeye başlıyorum,tabii millet bana bakıyor 🙂

İyi Yanları:

  • Mizahın ana hikâyeye yediriliş biçimi eşsiz.
  • Biraz bleach, biraz soul eater, biraz blood lad, biraz gintama mizahı, biraz da berserk ilhamı içeriyor. Gayet keyifli olmuş.
  • Kendine has çizimlerini sevdim. Aynı anda hem güldürüp hem ağlatan hikayelerini de sevdim

Kötü Yanları:

Hikayesinin basit ve tahmin edilebiyor olması olabilir.

Sonuç:

Animesi fena olmayan, mangası şahane olan seridir.

Kimi ni Todoke

kİMİ NA TODOKE MANGA VOL 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Romantizm, Drama, Okul, Shoujo, Hayattan bir parça

Cilt Sayısı: 13+

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence bölüm sayısı ve ayrıntı açısından manga.

Devam Ediyor Mu: Evet

Konusu:

Kuronuma Sawako adlı liseli bir kız solgun ten rengi, uzun siyah saçları ve herkesin kendisini “garip” biri olarak görmesi ya da bir hayalet zannetmesi sonucu çevresindekiler tarafından Sadako (The Ring’den) olarak adlandırılmıştır. Aslında tek dileği arkadaş edinmek olan Sawako’nun işi, herkes kendisinden korkuyla kaçarken haliyle oldukça zordur. Ancak günün birinde popüler Kazehaya’nın, Sawako’yla konuşmasıyla bir anda genç kızın hayatındaki her şey değişecektir…

İlgili resim

YORUM:

Son derece duygusal, hoş bir manga. İnsan ilişkileri son derece zayıf olan bir kızın daha önce hiç tatmadığı duyguları (arkadaşlık, aşk) yeni yeni yaşamaya başlamasını anlatıyor. Açıkçası garip bir manga, çok iyi, mükemmel gibi sıfatlar yerine şirin, samimi demek daha doğru geliyor.

İyi Yanları:

  • Çizimler gayet iyi, konu hızlı ilerliyor, sıkmıyor.
  • Sawako’nun aşırı asosyal olması dışında, çok gerçekçi.
  • Karakterlerin chibi versiyonları, özellikle de Sawako o kadar şirin ki yanaklarını sıkasım geliyor.

Kötü Yanları:

  • Göz çizimlerine alışmam zaman aldı. Sanırım çizimler diğer mangalara göre biraz daha farklı. Pek eksi sayılmaz sonuçta her manganın kendine özgü bir tarzı vardır.
  • Yano ve Yoshida karakterleri benzer olmuş. Ben o ikisini başta çok karıştırıyordum.
  • Her küçük bir olayda Sawako ağlıyor. Sulu gözlülüğünde bu kadarı.
  • Madem her iki ana karakter de birbirinden hoşlanıyor, daha fazla romantizm olabilirdi.
  • Sawako kendini çok fazla tekrarlıyor. Daha önce de belirtildiği gibi bu kadar da saf olunmaz dedirtiyor.

Sonuç:

Sonuç olarak okumanızı tavsiye ederim. En iyi shoujo ödülünü almış bir mangadır.

Mushishi

Mushishi manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Gizem, Fantastik, Tarihi, Seinen, Doğaüstü

Cilt Sayısı: 10

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside.

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Mushiler varlıkları ya da görünümleri pek çok insan tarafından bilinmeyen güzemli varlıklardır. Değişik formlarda nadir insanlar tarafından görülebilirler. Bunlardan biri olan Ginko, çeşitli yerlerde mushileri inceleyen; yeri geldiğinde insanlara ve mushilerle problemlerinde yardımcı olan gezgin bir “mushishi”dir (mushi uzmanı).

İlgili resim

YORUM:

Böyle bir konu yok bu kadar orjinal bir şey görmedim. Belki japon kültüründe bu yönde inançlar vardır ama benim aklımın ucundan bile geçmezdi.(Gene japonya’dan Miyazaki’nin orman ruhu doğanın ruhu cizimleri anımsatsa da mushiler bambaşka) Ne iyi ne kötü olarak algılayabileceğiniz mushilerin neler olduklarını anlatan yapım, birçok yerde mushiler üzerinden insanlara ve davranış şekillerine gönderme yapıyor. Sadece hayvani dürtülerine uyan bu varlıklar yaşıyor, büyüyor, ürüyor ve ölüyor. Yolları bazen de insanlara rast geliyor. Hikayemizde de Ginko adlı mushishinin maceralarını okuyoruz.

İyi Yanları:

İyi yanları kolay kolay rast gelemeyeceğiniz olaylar örgüsüne şahit olmanız. Bazı bölümlerden sonra oturup uzun uzun düşündürecek tuhaflıklar ya da olağanlıklar var. Sanki bu olaylar daha önce rast gelinmişlik hissi veriyor. Öyle ki bazen okuduklarınızı, yaşadığınız olaylarla bağdaştırıyorsunuz. Buradan da şu sonuç çıkıyor. Yapım sizi sarıp sarmalıyor.

Kötü Yanları:

Beni rahatsız eden tek nokta hikayeler kişiler değişsede çizimler pek değişmiyor.Aynı cizime sahip pek çok karakter olması.

Sonuç:

Sonuç olarak, kafanızı dağıtmak için muhakkak okunması gereken mangadır.

Berserk

berserk manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Fantastik, Seinen, Doğaüstü güçler, Aksiyon, Korku, Askeri, Piskolojik

Cilt Sayısı: 10+

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence manga

Devam Ediyor Mu: Evet

Konusu:

Guts, ağaca asılı ölü bir bedenden doğmuş; tesadüfen bir grup savaşçı tarafından kurtarılmıştır. Küçüklüğünden beri boyundan büyük kılıçlarla beraber olduğu grupla savaştan savaşa sürüklenen Guts’ın yolu, günün birinde Band of Hawks(şahinler Topluluğu) adlı oldukça yetenekli bir savaşçı grubuyla kesişir. Lider Griffith, Guts’ın dövüş kabiliyetinden memnun kalmıştır ve kazananın isteğinin kabul edileceği bir düellodan sonra galip gelerek, Guts’ı grubuna dahil eder. Bir çok savaşta ünlerini artıran grup, Griffith’in sinsi planları ile Şovalyelik mertebesine kadar yükselir. Ancak Grifitth, bundan fazlasını istemektedir ve Band of Hawks için yıkım kaçınılmaz olur. Yaşanan gizemli olaylar Guts’ın hayatını sonuna dek etkileyecek; onu sürekli karanlık güçlerle mücadele eden bir kader savaşçısı haline getirecektir.

berserk manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Tesadüfen başladığım bir mangaydı.İlk okumaya başladığım mangalardan biridir. Başlangıçta çok fazla savaş sahnesi ve kan olmasından dolayı bu anlamsız bir şekilde savaş ve kanla giden mangalardan biri kötüdür dedim. Hiçbir zaman hikayedeki karakterler safi kötü olmaz ama bu mangadaki ana karakterin yani Gatsın neden kötü olduğunu merak ettim ve bunu öğrenmeye odaklandım daha doğrusu hikaye zaten sizi bu şekilde yönlendiriyor. Daha sonra zaten mangakanın yeteneğini kavrıyorsunuz yüzeyselden katman katman gelişip derinleşen bir hikaye evreni sizi sarıyor. Bu mangada bol bol mitolojik öğelere ve dinsel öğelerden esinlenerek oluşturulan kavramlara rastlayacaksınız. Aynı zamanda oluşturulan evrende hikayenin oluşturulan dünyanın kendine has bir felsefesi var.

İyi Yanları:

+18 felsefesiyle çizildiği için çocuksuluk ve masumiyet yok mangada. Tamamen sert ve ciddi devam ediyor. Her ciltten sonra bir sonrakini beklemeye başlıyorsunuz. Aşırı şiddet kötü bir etki olsa da burada hikayesinin gerekliliğinden bu sahnelerin rahat kullanıldığını görüyoruz. Ayrıca hikaye çok iyi kurgulanmış ve neler olacağını kestirmek mümkün değil.

Kötü Yanları:

Çizgisi oldukça karmaşık gelebiliyor. Bazen gördüğünüz çizimde neyin ne olduğunu ayırt edemeyebiliyorsunuz. Şiddet sahnelerini abartısı yine bazı sahnelerde göze kötü gözükebiliyor.

Sonuç:

Şiddet öğesi sizi etkilemiyorsa, uzun soluklu bir seri istiyorsanız, Berserk size bunu sunabiliyor.

Kiseijuu

kiseijuu manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Fantastik, Seinen, Doğaüstü güçler, Aksiyon, Korku, Piskolojik, Bilim-kurgu

Cilt Sayısı: 10

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Sıradan bir lise öğrencisi olan Shinichi’nin hayatı da sıradandır. Sabah kalkar, yemeğini yer, okuluna gider, geri eve gelir. Bu sıradanlık uzaydan gelen parazitler tarafından bozulur. İnsanların gözlerinden ve kulaklarından girerek beyinlerini ele geçirip onlara hakim olan bu parazitlerden birisi de Migi’dir. Migi’nin hedefinde Shinichi vardır, ancak ele geçirme işlemini Shinichi uyurken ve kulaklıkları takılıyken yapmaya çalıştığından başarısız olur. Son bir deneme ile hedefinin elinden girer ve sağ kolunu ele geçirir. Shinichi her ne kadar bunu engellemeye çalışsa da başarısız olur. Ertesi sabah kalktığında her şeyin bir rüya olduğunu düşünür, ancak sağ eliyle yaptığı istemsiz eylemler onu rahatsız etmeye yetmiştir. Küçük bir kızı arabanın altında kalmaktan sadece sağ eliyle kurtardığında ve orada gördüğü göz sayesinde bir şeylerin ters olduğunu nihayet anlamıştır. Her ne kadar araştırsa da başka kimsede böyle bir şeye rastlanmamıştır. Sağ elini ele geçiren parazit Migi’nin konuşması ile her şey açıklığa kavuşur. Artık Shinichi için stres dolu bir hayat başlamıştır. Bir yandan insanların Migi’yi öğrenmesine engel olmak zorundadır, diğer yandan da Migi ile beraber insan düşmanı diğer parazitlerle savaşmak zorundadır.

kiseijuu manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Kiseijuu son yıllarda alışık olmadığımız kadar ilginç ve sıra dışı bir konu ile karşımıza çıkıyor. Uzaydan gelen yaratıklara ve insanların ele geçirilmesine her ne kadar alışık olsak da bir yaratık ve insanın dostça beraber yaşaması gayet şaşırtıyor. Bir gece baş karakter Izumi Shinichi uyurken henüz solucan formundaki parazitlerden biri de onun koluna bir delik açarak beynine ulaşmaya çalışıyor ama Izumi uyanarak bu solucanımsı şeyin koluna girdiğini görünce koluna uyurken mp3’ün kablosunu koluna dolayarak yaratığın ilerlemesini engelliyor ve sonuçta sağ kolunda Migi adını verdiği bir parazitle yaşamaya başlıyor. Bu parazitler aslında insan oğlunun bir parodisi. Bizim özelliklerimizi hayali bir ırka yükleyerek, bize ayna tutuyorlar. Hem iyi, hem de kötü yönlerimizle ve insan ırkının neden berbat ve neden muhteşem bir tür olduğunu görüyoruz. Bunun yanı sıra başka önemli sorular da soruluyor: Biz neyiz ve neden yaratıldık? gibi ki manganın üstüne kurulu olduğu konu da bu. Tabii bunları dedim diye, serinin hep böyle felsefi sorularla mücadele ettiğini sanmayın, benim ilgimi çeken kısmın bu 🙂

İyi Yanları:

Aksiyonlu, meraklı, heyecanlı, aynı zamanda duygulu ve aynı zamanda da soru soran bir manga. Mutlaka her bölümde bir şey oluyor ve bir sonraki bölümü merakla bekliyorsunuz.

Kötü Yanları:

Karakter olarak nerd’den (doğuştan kaybetmeye mahkum acıların çocuğu modeli) badass’e (kötü adam) geçiş süreci tamam da saçlara hiç anlam veremedim. Oradan buradan çıkan uzuvlar, kan, vahşet, cinsellik ne ararsanız var. Hatta yer yer ağır bir dili bile olabiliyor. Okuyacakların bu uyarıya dikkat etmesinde fayda var.

Sonuç:

Türünün en iyisi olabilecek kadar başarılı. Eğer okumasıydanız, çok şey kaybediyorsunuz demektir.

 

Assassination Classroom

assassination classroom manga volume 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Aksiyon, Komedi, Okul, Shounen

Cilt Sayısı: 21

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Dünya güçlerinin sınırları hala net olarak bilinmeyen garip, inanılmaz süper güçlere sahip, gizemli bir yaratığın tehdidi altındadır. Bu uzaylı yaratık Ay’ın %70 ini yok ederek daimi olarak hilal şeklinde kalmasına yol açtıktan sonra tüm dünyayı tehdit eder. Bu olaydan tam 1 yıl sonra aynı şekilde Dünya’yı da yok edeceğini ilan eden yaratık Dünya’ya kendi kaderini belirlemek için bir şans vereceğini de açıklar. Geçecek bu zaman içerisinde Japonya da bulunan Kunugigaoka Lisesi’nde 3-E sınıfının öğretmeni olacağını ve sınıfa girdiği he gün onlara kendisini öldürmeleri için şans vereceğini açıklar. Okulun en tembel ve beceriksiz öğrencilerinin toplandığı 3-E sınıfı birden suikastçı olarak yetiştirilmeye başlanan özel öğrencilere dönüşmüşlerdir. Japonya hükümeti de yaratığı öldürecek öğrenciye 10 bilyon yen (100 milyon dolar) vereceğini açıklayarak öğrencileri teşvik eder. Koro Sensei (Ölümsüz Öğretmen) adını alan yaratık sınıfa adım attığı andan itibaren ona saldırmaya başlayan öğrencilere hem hayatlarını tamamen değiştirecek şeyler öğretecek, hem de sahip oldukları en iyi öğretmen olarak kapasitelerinin göründüğünden çok daha fazla olduğunu kanıtlayacaktır.

YORUM:

Ansatsu Kyoushitsu’da ana konu her ne kadar Koro Sensei’yi öldürmek olsa da mangada okul/komedi çok daha ön planda. Manganın konusu ilk başta değişik ve ilgi çekici geliyor ama okudukça olayların öldürmeden ziyade 3-E sınıfı öğrencileri üzerine yoğunlaştığını görüyorsunuz. Tamam, çoğu bölümde öldürme teşebbüsleri görüyoruz ama manga daha çok Koro Sensei’in başta Nagisa olmak üzere sınıftakilerin sorunları ve yetenekleriyle nasıl ilgilendiği üzerine yoğunlaşıyor. Yani öldürme olayını çıkarın, önümüzde bildiğiniz dersleri zayıf bir sınıfın yeni bir hoca ile yaşadığı komedi ağırlıklı bir manga var. Koro Sensei karakteri aynı zamanda okuyucu kitlesinin, eğitimden yola çıkarak dünyaya ve hayata olan bakış açısının da gelişmesini sağlıyor ve bunu zorlama, didaktik bir biçimde yapmıyor. Açıkçası bunu başarabilen manga serilerinin sanılan kadar çok olduğunu düşünmüyorum.

İyi Yanları:

  • Çizimlerine değinecek olursam; ilk gördüğümde teknik olarak bana Shingeki no Kyojin’i hatırlattı. Karakterler arka plana göre baskın duruyor ve daha bir keskinler. Tarz olarak ise klasik manga tarzındalar diyebilirim
  • Komedi unsuru, dram, dövüş sahneleri ve romantizm tam dozunda tutulmuş olduğundan cıvık olmaktan oldukça uzak. Mangayı okuduğunuz sürece Koro Sensei’nin bir şeyler kattığı tek topluluk sınıfı olmadığını görüyorsunuz..

Kötü Yanları:

  • Bu öğrencilerin bulundukları okulun en başarısız sınıfı olmaları ve okulun kalanından dışlanmları ve sınıf içindeki bu özel durumdan habersiz bir şekilde alay konusu olmaları ise beni en çok sinir eden unsurlardan biri. Bayağı bildiğiniz inekler kabadayılık taslıyor yani burada işler bizim burada olduğu gibi yürümüyor.
  • Benim görüşüm, Koro Sensei yerine normal bir öğretmen olsaymış ve 3-E sınıfının öğrencilerinin de okuldaki diğer sınıflar kadar başarılı olabileceği gösterilseymiş belki de daha başarılı bir okul/komedi mangası olabilirmiş.

Sonuç:

Bu serinin kesinlikle okunması gereken bir seri olduğuna inanıyorum.

Monster

monster manga vol 1 ile ilgili görsel sonucu

Tür: Gizem, Drama, Psikolojik, Seinen

Cilt Sayısı: 18

Animesi Var Mı: Var

Anime Mi Manga Mı: Bence ikiside

Devam Ediyor Mu: Hayır

Konusu:

Dr.Tenma, Almanya’da oldukça iyi bir konuma gelmiş, ünlü ve yetenekli bir beyin cerrahıdır. Daha öncelikli bir hasta yüzünden eşini kaybetmiş bir kadının, kocasının ardından ağlamasını gördükten sonra bundan sonra hiç bir hastasına sosyal statüsüne göre öncelik tanımayacağına dair kendi kendine karar verir. Bu kararından sonra, kafasından vurulmuş bir çocuğu, belediye başkanına tercih eder. Bu kararı ona hastanedeki pozisyonuna, kariyerine, geleceğine ve nişanlısına mal olur. Tedavi ettiği çocuk bir süre sonra ortadan kaybolur. Bunu izleyen günlerde hastane müdürü ve Dr. Tenma’yı suçlayan bir kaç doktor öldürülür. Tenma, eski pozisyonuna getirilir; ama bu, onu cinayetlerdeki bir numaralı şüpheli yapmaya yeter.

monster manga ile ilgili görsel sonucu

YORUM:

Manga dünyasına aşina olanlar Monster’ı okudukları zaman ilk farkedecekleri şey Monster’ın diğer mangalardan çok farklı kendine özgü bir yapısı olduğu olacaktır. Hikayesiyle, karakterleriyle ve daha birçok yönüyle çok farklı ve bir o kadar da başarılı bir manga Monster. Daha ilk bölümüyle beraber okuyucuyu sorular içinde bırakırken, bu soruların cevabını öğrenmek son bölüme kadar sürebiliyor. Sonunda merak edilen soruları cevaplayarak izleyiciye tatmin edici bir final sunuyor.

İyi Yanları:

Dışarıdan baktığınızda çizimleri pek hoşunuza gitmeyecektir muhtemelen. Ama mangayı okumaya başladığınızda görüyorsunuz ki ayrıntılara titizlikle değinmişler. Tek başına karakterlerin kıyafetlerine bakmak bile bunu görmek için yeterli. Nina’nın botları, mantosu, çantası. Johan’ın takım elbiseleri, hatta Tenma’nın spor ayakkabıları bile olayların hangi dönemde geçtiğini çok başarılı bir biçimde gösteriyor. Ya Tenma’nın yüz ifadesine ne demeli? İlk karşımıza çıktığında hayata umutla bakan bu adam, siz bölümleri meraktan tırnakları yiyerek okurken sadece yüz ifadesiyle bile umutsuzluğun ve çaresizliğin simgesine dönüşüyor. Olayların temeline Almanya’nın yakın tarihini koymak büyük cesaret isteyen bir iş. Üstelik hikayenin geçtiği zaman diliminin mangasının yayımlandığı dönemden çok daha önce olması, manganın üzerinde ne kadar uğraşıldığının göstergesi. Gerçek anlamda emek harcandığını size sonuna kadar gösteriyor.

Kötü Yanları:

Çok fazla soru, çok fazla meraklandırıcı unsur var. Bunlar güzel şeyler elbette. Ancak cevapları verilirse. Hayır, soruların cevapsız kaldığını söylemeyeceğim. Ama bu cevapları almak için çok uzun süre beklemeniz gerekiyor. Bu yüzden de başlarda size tırnaklarınızı yediren o heyecan dalgası çoktan sönmüş oluyor.

Sonuç:

Eğer ciddi serilerden hoşlanmıyorsanız, çok çabuk sıkılıyorsanız Monster’a başlamayın. Senaryo derinliği olan bir seri arıyorsanız kaçırmayın.