Distopik Bir Bilim Kurgu: Akira

Merhaba arkadaşlar,

Beni hiç özlemediğinizi biliyorum 😀 Bir süredir anime incelemesi yazmıyordum, bu arada artık yeni yazarlarımız da geldiğine göre biraz daha az paylaşım yapabilirim, bu da bir ültimatom olarak dursun. Uzatmadan bir takipçimizin tavsiyesi üzerine izlediğim bu güzel movie’yi tanıtmak istiyorum, keyifli okumalar 🙂

Yazar: Katsuhiro Otomo

Çizer:

Stüdyo: Tokyo Movie Shinsha

Bölüm Sayısı: 1 Movie

Tür: Aksiyon, Askeri, Bilim Kurgu, Korku, Doğaüstü

Yapım Yılı: 1988

MAL Puanı: 8.15 / 10

1988 yılında çıkan 3. Dünya Savaşı sonrası yok olan Tokyo’nun yerine kurulan Neo Tokyo şehri, savaştan 31 yıl sonra 2019’da yeniden karışmaya başlamıştır. Hükumetin anlamsız isteklerine karşı çıkan protestocular en son 3. Dünya Savaşı’nda görülen Akira‘nın bu şehri yok edip yerine düzgün bir sistem getireceğini düşünüyordur. Bu karmaşanın içinde Shoutarou Kaneda ve motorcu çetesi diğer çetelerle kavgalara karışmak gibi işlerle uğraşan meslek liselilerdir. Kaneda’nın arkadaşı Shima Tetsuo, bir kavgadan kaçarken şans eseri saçları ağarmış ve yaşlı gibi görünen bir çocuğa çarptıktan sonra vücudunda değişimler baş gösterir. Tetsuo beyninde gerçekleşen evrimi kontrol etmeye ve gizemini çözmeye çalışır ve bu yol onu Akira ve kendisine benzeyen başka çocuklara götürür.

Eski yapım animelerin çizimleri gözüme çok battığı için başta ön yargılı başladım diyebilirim, daha önce de başlayıp 10 dakikada falan bıraktığım bir animeydi, kaç yıl önce olduğunu sormayın bilmiyorum, belki animeye ilk başladığım yıllar. Ama bu sefer bilim kurgu türündeki en iyi yapımlardan biri olduğunu düşünüyorum. Hikaye fantastiğe fazla bulaşmadan bilim kurguyu sağlamış, tabi bu sırada bilim kurgunun klişelerine bulaşmamak olmaz. Örnek? Lazerler, uydular, ekipmansız uzaya çıkmalar -evet bu biraz saçma-, karmakarışık mecha tipli şeysler vs. Özellikle son yarım saatte bana başka bir iyi yapım olan Paprika‘yı çağrıştırdı, biraz da mide bulandırıcıydı tabi o kısımlar. Ve şunu söylemem lazım, kapak resminde falan motor var diye başlamayın, animenin asıl odağı o değil 😀 Ama muhteşem sahneler de yok değil.

Anime işleniş olarak başarılı, aksiyonun durduğu bölüm yok denecek kadar az. İdealin tam tersi olan evrenleri tanımlamak için kullanılan “distopya” kelimesi bu animeyi kapsar diye düşünüyorum. Sebebini izlerseniz daha rahat anlarsınız diye düşünüyorum. Onun dışında çok ilginç öğelere yer verilmiş, İzleyen varsa, Lucy filmindeki gibi beyin evrimini işlediği halde bunun daha çok kötü yönüne değinmiş. Örneğin küçücük çocukların yaşlı görünümü…

Çizimler 1988 yapım bir anime nasıl olabilirse öyle. Özellikle Tetsuo evrime kafa attıktan sonra Dragon Ball‘ın çizimlerine benzedi. Diğer kısımlarda ise objelerin animasyonları hiç beklemediğim kadar iyiydi. O yılların animasyon teknikleri malumunuz, o yüzden daha kötü olmasını bekliyordum. Tabii ki bu konuda günümüz animeleriyle yarışamaz, ama kendi çapında kötü de sayılmaz. Aynı şey karakter renklendirmeleri için de geçerli.

Arkaplan müzikleri açıkçası beni tatmin etmedi. Zamanlamasında sıkıntılar var ve yeterli hissi veremiyor, güzel ama yetersiz. Ve normal seslendirmeler de ilk 1 saatte çok yavaş. Ecchi diye bir şey yok diyebilirim, arada tek bir sahne vardı oda günümüzün gözümüze sokulan oppailerinin aksine renklendirmenin basitliği yüzünden ecchi bile sayılamazdı bence. Belki de eski animelerin güzelliğinin bir sebebi de nefretlik ecchi animasyonlarının bulunmaması sayesinde kazandığı kalitedir. Bundan başka romantizm de çok az bence ama zaten anime romantizm animesi değil, olmaması da gerekir bence.

Çok absürt bir finali vardı bence. Animenin asıl odağının ölüp de diğerlerinin canlı kaldığı ve bana biraz yarım kalmış hissi veren bir finaldi. Üstelik finalde Neo Tokyo’yu mahvetti gitti adam, sonra ne halt olduğu belli değil… Bana saçma geldi, sizi bilemem.

Sonuç olarak anime benden 9 puan alır. Soyut ve somutun karışımı güzel bir anime, izlemenizi tavsiye ediyorum ve bunu bana öneren takipçimize de teşekkür ediyorum 🙂 Yazı biraz kısa oldu ama anlatılmaz yaşanır diye bir söz vardır, hakkında uzun uzadıya bir şey söyleyemiyorum 🙂 Bir başka sefere görüşmek sağlıcakla kalın 🙂