Cross Game Tanıtım ve İnceleme yazımızla herkese bir kez daha merhabalar,

Bu sıralar o kadar çok beyzbol animesi izledim ki, içim dışım beyzbol oldu diyebilirim 😀 Animelerden sonra beyzbolu çok sevdim. Güzel ve yetenek isteyen bir spor. İzlediğiniz animeler de eğlenceli olunca oldukça sempati beslemeye başladım haliyle. Neyse efendim lafı uzatmadan animemize geçelim.

Cross Game

Tür : Spor, Shounen, Romantik

Yapım Yılı : 2009

Bölüm Sayısı : 50

Konusu :

Kou Kitamura, ailesi spor malzemeleri mağazası işleten beşinci sınıf öğrencisidir. Ailesinin mağazasının düzenli müşterilerinden biri Tsukishima Vuruş Merkezi’dir ve bu yüzden Tsukishima ailesinin dört çocuğunu (Ichiyo, Wakaba, Aoba ve Momiji) çok iyi tanır. Kou, Tsukishima vuruş merkezlerinin kafeslerinde pratik yapmak için çok zaman harcadığından, çok yetenekli  bir vurucu haline gelir ancak bir yıl daha genç olmasına rağmen usta bir atıcı ve vurucu olan Aoba’nın aksine, beyzbolun başka bir yönü hakkında hiçbir bilgisi yoktur.  Wakaba, Kou’nun sınıf arkadaşıdır ve Aoba’nın ablasıdır. En büyük isteği büyüyünce Kou ile evlenmektir. Kou’nun harika bir atıcı olacağına inanmaktadır.Çünkü rüyasında onu harika bir atıcı olarak görmüştür.

Büyük trajedi yaşanana kadar herkes mutlu hayatına devam eder. Wakaba bir kazada  hayatını kaybeder. Aradan dört yıl geçer. Kou , Wakaba’ya söz verdiği için her gün beyzbol antrenmanı yapar fakat hiç resmi bir takımda yer almamıştır. Sonunda tekrar oynamaya başladığında, tüm bu zaman boyunca sakladığı gerçek yeteneği bilenlerin beklentilerine cevap ve Wakaba’nın rüyasını gerçekleştirmek için elinden geleni yapacaktır.

Editör Gözünden :

Benim için bu animenin en güzel yanı, mangasının tamamlanmış olması ve anime de manganın tamamının işlenmiş olması. Bayılıyorum anime ve mangası birlikte sonlanmış serilere. Ne eksik bir konu kalıyor ne de mangada hangi sayıda kaldı acaba diye düşünme derdiniz. Keşke bütün serileri böyle çekebilseler ama maalesef ki çok az seri bu şekilde tamamlanabiliyor.

Anime için beni şaşırtan etkenlerden birisi Shounen etiketi sanırım. Anime kesinlikle Seinen başlığına daha çok uyuyor. Lise öğrencilerinin attıkları her adımda yetişkin gibi davranmaları, her zaman dürüst seçimler yapmaları, olgunluk gerektiren fedakarlıklar vs. sizde seinen hissiyatı oluşturuyor. Shounen animeleri biliyorsunuz. Her şey baş rolün ne kadar yetenekli ve havalı olduğu ile ilgilidir ve her sahne heyecanlı ve aksiyon dolu olmalıdır. Cross Game bunun aksine oldukça huzurlu bir anime. Hatta anime de kötü karakter yok desem abartmış olmam. O kadar iyi insanlarla kurgulanmış bir anime ki baştan sonra sizde uyandıracağı en büyük duygu huzur olacak. Senaryo oldukça sakin ilerliyor. Her sahne olması gerektiği gibi sonlanıyor. Her karakter göstermesi gereken erdemi gösteriyor. Bu yüzden animede maç sahneleri dışında aksiyon oldukça az.

Animenin diğer şaşırtıcı etiketi ise romantizm. Spor animelerinde çok fazla romantizm etiketine rastlanmaz normalde. Ama anime romantizm etiketi üzerine kurulmuş. Sakın ecchi beklemeyin çünkü oldukça masum ve delikanlıca bir romantizm var. Aşk, arkadaşlık , özlem , acı her duygu çok asilce işlenmiş. Karakterler sadece iyi olmakla kalmayıp sizi derinden etkileyecek aşk tercihlerine sahip. Özellikle dostluk ve aşk etiketlerinin çok derin işlendiğini düşünüyorum. Bazı karakterlere hayran olacaksınız…

Animasyon eski tarzın modern zaman yansıması gibi olmuş. Karakterlere baktığınızda eski tarz çizilmiş ama animasyon yapısı tamamen yeni. Başlarda çocuk animesi gibi düşünebilirsiniz. Ben bırakmanın eşiğine gelmiştim bu yüzden ama ön yargılı davranmayıp biraz sabırlı olmak size hoş bir anime izleme getirisi sağlayacak 🙂

Yaşı küçük arkadaşlarımızın biraz sıkılacağı bir anime olacağını düşünüyorum. Yaşı büyük olanlar içinse inanılmaz etkileyecek diyemem ama hoş vakit geçirdiğinizi düşüneceğiniz bir anime… Kısaca animenin bende oluşturduğu etki : Dünya sadece iyi insanlardan oluşsaydı günlük yaşam bu animede ki gibi yaşanırdı.

Anime resmi web sitesi için Buraya ve daha fazla anime tanıtımı için Buraya tıklayınız.