Fairy Tail, büyü kullanıcılarının muhteşem dünyasının kapılarını bizim için aralıyor. İçerisinde bulundukları çağın en muhteşem büyücülerine ev olan loncamızın adı Fairy Tail’dir. Tabi ki büyücülerimiz beklentilerimizden çok daha güçlüler, büyücüler fiziksel savaşta zayıftır deyimini parçalamak üzere bir çok büyücü hazır bir şekilde sırada beklemekte 🙂 .

Animemizin temel ilerleyiş şekli insanı asıl konudan saptıracak derecede; karakterlerin zor durumların içerisinde kalarak dahada güçlenmesiyle bir sonraki imkansızlığa göğüs germeye çalışması üzerine. Ana fikirdeki olayımız animedeki olaylar serisi içerisinde kendini bir anlığına gösterip çekildikten sonra bir daha düşündüğümüzde; en başından beri yaşanan olayların hepsinin bağlantılı olduğunu fark edecek ve biraz şaşıracağız.

Animedeki genel hava ise daha ilk sahnesinden itibaren seyirciyi rahat ettirmeye ve güldürmeye yönelik bir mizaha sahip. Normalde hakim olan, bu havanın dışarısına adımımızı attığımız anda kendimizi çok sert dövüşlerin ortasında bulabileceğiz. Karakterlerimizin zaman zaman gerçekten gözümüze çok havalı yahut çok karizmatik geldiği zamanlar olacak.

 

Animemizin başında karakterlerimizi genelde olduğu gibi küçük ve henüz tam anlamıyla gelişmemiş bir şekilde ele alacağız, ilerleyen süreçte karakterlerimiz yavaş ama azimli bir şekilde gözle görülür bir gelişme kaydedecekler. Animenin şu anda bulunduğu noktada karakterlerimizi ilk halleriyle kıyaslayamayacağımız bize net bir şekilde gösteriliyor. Önceden çok zorlandığı bir rakibiyle tekrar karşılaşan ana karakterimizin rakibini yalnızca üfleyerek yenmesi gibi … ( Animeyi izlemeye başladığınız takdirde ne çeşit bir üfleme olduğunu hemen anlayacaksınız 🙂 )

Karakterler arasındaki ilişkiye değinecek olursak büyük bir aile olduklarını söyleyebiliriz. Bazı erkek-kız çiftleri sinyalleri en başta verilirken ilerleyen süreçte bir çok karakter çiftini bulacak; kısacası animemiz içerisinde bazıları arasında aşk, bazıları arasında ise tam olarak aşk diyemesek de ona benzer bir şeyler mevcut. Verilmek istenen fikir açısından dostluğa ve dosta verilen değeri sık sık vurgulamakta, bir ev olarak gördükleri loncalarında herkes birbirine tutunmakta ve destek olmakta.

Ana karakter ile ilgili söyleyebileceğimiz şeyler ise ( loncadaki her üyenin hatırı sayılır derecede ana karaktere yakın değer gördüğünü belirtmek isterim ) ana karakterin tek bir kişiden ziyade bir çift olmasıdır. Animenin başında olaylar çiftimizin kız karakteri üzerine yoğunlaşsa da en sonunda anlıyoruz ki bütün olaylar çiftimizin erkek karakterine bağlanıyor.

Ana karakterlerin yeterliliği açısından erkek karakterimiz gayet tatmin edici bir kişiliğe sahip; bir gelişmenin olmadığı zamanlarda son derece rahat ve gamsız olmasına nazaran, olaylar patlak verdiğinde olaya bodoslama dalan bir kişiliğe sahip. Her zaman üzerine düşeni yerine getiren, zaman zaman herkesi şaşkına çevirecek derecede büyük bir güç açığa çıkararak rakibi hezimete uğratan; ilgimizi hep canlı tutabilen bir karakter. Kız karakterimiz ise bağlılığıyla, dostlarına verdiği değerle ve elinden geleni ardına koymadan son ana kadar çabalayan, her zaman kendini arkadaşları için feda edebilecek bir kişiliğe sahip ( diğer karakterlerimiz de aynı duyguları paylaşsalar da bu duyguları en yoğun olarak olarak yaşayan ve temsil eden karakterimizdir ).

Olay örgüsü ise kelimelerle anlatılamayacak düzeyde, izlenerek algılanabilecek kadar muazzam. Karakterlerin hiçbirinin içi boş değil ve neredeyse hepsinin geçmişi hakkında bilgilendiriliyoruz.Olayların bağlanış şekli ve gelişmesi çok farklı yollar izlerken sonuç bölümü genelde birebir veya grup savaşlarına dönüşüyor. Büyülerin her biri gözümüze yenilmez gibi görünseler de savaşlarda kullanım şekilleri ve bir tarafın diğer tarafa üstünlük kurma şekli ciddi bir şekilde düşünülmüş.( Bir karakterimizin diğer karakteri kükreme seviyesindeki yüksek şiddetle bağırışı ile yenebilmesi gibi 🙂 ) Verdiğim absürt örneklerin animenin saçma olduğunun düşünülmesinden ziyade sizi her zaman şaşırtabilecek potansiyele sahip olması ve olayların çözümünün sandığınızdan çok daha farklı olabileceği olasılığına dikkat çekmek istemem.

Şu anda ikinci sezon finalini verdiği halde üçüncü sezonunu bir yıldan uzun bir süredir beklediğim animenin 277 bölümü seyirciyle buluştu. Büyük animeler arasında yerini alabilecek, seyir zevki yüksek ve insanı sıkmayan bir anime olduğunu söyleyebiliriz. İzlemediği halde yazımızı okuyanların izlemesine vesile olabildiysek amacımıza ulaşmışız demektir 🙂 .