Yazar: Carlo Zen
Çizer: Shinobu Shinotsuki
Stüdyo: NUT
Bölüm Sayısı: 12 + 12 Special
Yapım Yılı: 2017
Tür: Büyü, Askeri
MAL Puanı: 8.16 / 10
Tanya Degurechaff, aslında Japonya’da çok ünlü, acımasız ve zeki bir iş adamıyken, işten attığı bir kişi tarafından bir tren kazasında öldürülüp Tanrı tarafından 1917 yılında küçük bir kız çocuğu olarak yeniden doğdurulmuştur. 9 yaşına geldiğinde büyü yeteneklerinden dolayı ordunun büyü birliğine kabul edilir. Bundan sonra yetenekleri ve yönetimdeki dehasından dolayı orduda hızla yükselir. Artık Tanya’nın tek amacı, bu savaşı sağ olarak bitirmek ve sakin bir hayat sürmektir. Ancak Tanrı’nın buna izin vermeye hiç niyeti yoktur.
Ana karakterimiz tam bir ruh hastası, psikopat kelimesi pek karşılamıyor pek… İçinde şefkatli bir bölge de var, özellikle tanıdıklarına karşı genelde iyi davranıyor ve onlara kötü bir şey olmaması için çabalıyor. Ancak karşısına düşman geldiğinde bildiğiniz sapıtıyor. Animelerde karakterin psikopatlaştığı genelde kolay anlaşılır ama en çok bunda belirgin, kızın korkutucu olmayan tek gülümsemesi mi olmaz anime boyu ya? Son bölümde başka bir asker onun için “Bir kız bedenindeki şeytan” tanımlamasını yapmıştı ve cuk oturmuş. Ama asker kıyafeti içinde aşırı derecede havalı görünüyor.
Çizimler konusunda çok büyük sıkıntısı var animenin. Erkek çizimleri ortalamaya yakın, ancak kız çizimleri berbat olmuş. Gözlerin ikisi bir araya gelince kafanın yarısını kaplıyor. Hele de o kirpikler… Erkek çizimlerinde böyle bir şey yok. Bunun haricinde arkaplan çizimleri, animasyonlar ve kıyafetler çok iyi.
Animenin türleri içinde büyü yazıyor ama içindeki büyü, uçma büyüleri ve ateşli silahlardaki mermi büyüleriyle sınırlı kalmış, başka bir şey yok. Ama bu iyi bir özellik, askeri yönü ağır basan bir anime olmuş. 1. Dünya Savaşı’nı temel alan bir animede büyünün fazla olması zaten pek iyi olmazdı. Bu haliyle daha çok taktiklere ve savaşa dayalı kalmış.
Karakterler açısından pek ayrıntılı bir anime değil. Sürekli ana karakter etrafında dönüyor ve diğer karakterlerin hepsi önemsiz karaktermiş gibi oluyor. Yine de bir türlü ölmüyorlar arkadaş, “Birazını öldür de yeni karakter sok animeye be” dedim kaç kere içimden ama hiç olmadı. Belki mangada oluyordur ama bilmiyorum o kadarını. Evren de alternatif bir Avrupa. 1. Dünya Savaşı’nda geçtiği halde savaşan taraflar içinde Türkiye yok. Resmen hayaller hayatlar… Yaratıcılık konusunda da eksiği var, ülke isimleri basit; Cumhuriyet, İmparatorluk… Olaylar ve askeri taktikler de çok ayrıntılı değil.
Animenin en güzel özelliği, ana karakterin sesinin cuk oturmuş olması. Yaptığı şevklendirici konuşmalar gerçekten gaza getiriyor, ses de buna uygun olunca daha da iyi olmuş. Hem açılış hem kapanış müziğinde bile bu hissedilebiliyor, zaten kapanış müziğinde de bunun gibi bir kısma yer verilmiş ve Tanya’nın seiyuusu söylemiş. Açılış müziği ise Overlord‘un L.L.L. isimli açılış müziğini yaparak sahneye çıkan MYTH & ROID grubunun JINGO JUNGLE şarkısı. Finali ise bence iyiydi, hem yeni bir sezona açık kapı bırakıp hem de yarım kalmışlık hissi uyandırmıyor. Yeni sezonu çıksa izlerdim sanırım ama çıkarmış gibi durmuyor.
Diğer anime tanıtımları için TANITIMLAR sekmesine tıklayınız.
Overlord da öle durmuyodu ama şlakk diye 2 sezonu duyurdular buda aynl şekilde bitti ileride bununda yeni sezonu gelir =D