Merhaba arkadaşlar,

Bugünkü yazıda sizin için gerçek hayattan esinlenilmiş 10 anime karakterini derledim. Açıklamaları yabancı kaynaklardan bulurken baya zorlandım ama sonunda listeyi hazırladım. Haydi hep beraber listeye bakalım 🙂

Code Geass

lelouch-marcos.png

Code Geass’dan “Lelouch” karakteri “Subcomandante Marcos” ‘a dayanmaktadır. Öncelikle belirtmeliyim, mevzu bahis kişi görünüşü itibariyle terörist bir eylemci gibi görünse de, liderliğini yaptığı örgüt ile hiç kan dökmemiş, davasını ideolojik ve felsefi yollarla sürdüren birisidir. “Sözümüz silahımızdır” sözünün sahibidir. Ve bu yazının siyasi ya da ideolojik hiçbir amacı yoktur.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Lelouch vi Britanya asil kandan gelmesine rağmen Britanya‘yı yok etmeye yemin etmiş, bu uğurda mücadeleye girişmiştir. Subcomandante Marcos da Meksika’daki şartları düşünecek olursanız, birlikte mücadele verdiği Maya yerlilerinin kanından olmamasına rağmen Meksika hükümetine karşı direnişin önderliğini yapıyor. (Kimliği bilinmediğinden yerli olmadığı düşünülüyor) Ayrıca “comandante” rütbesi alamaması safkan yerli olmamasına bağlanıyor. Yani her ikisi de Spartacus gibi köle olduğu için soylulara başkaldıran değil; Catilina gibi soylu olduğu halde soyluların karşısına geçen karakterlerdir.
  • Lelouch Kafasına taktığı bir kaskla yüzünü ve kimliğini gizlerken, aynı şeyi Marcos da hiç çıkarmadığı bir kar maskesi yardımıyla yapar.
  • Lelouch kimliğini gizli tutmak için “Zero” takma adını kullanır. Subcomandante Marcos 2006 yılında aldığı bir kararla kendisinin bu askeri lakaptan çok “Delegado Cero” yani “Sıfırıncı Delege” (ingilizcesiyle “Delegate Zero”) adıyla anılmasını istemiştir.
  • Lelouch “Kara Şövalyeler”e önderlik ederken, Marcos “EZLN (Zapatista Ulusal Özgürlük Ordusu)” örgütüne önderlik etmektedir. Sonuçta ikisi de illegal örgütlenmedir. Ayrıca her ikisi de bu örgütlere sonradan dahil olup liderliği ele almışlardır.

Rurouni Kenshin

Kawakami Gensai / Himura Kenshin

İlgili resim

Hitokiri Battousai karakteri, Japon tarihinin en büyük dört suikastçisinden biri olan Kawakami Gensai‘ye dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Gensai’nin düellolarında kullandığı yüksek hızlı, öldürücü bir teknik (Shiranui-ryu) geliştirdiği ve battoujutsu’da (kılıç çekme tekniğinde) ustalaştığı bilinmektedir. Çok sayıda adam öldürdüğü ve gerçekleştirdiği suikastlerle Meiji Dönemi’ninin başlamasına katkıda bulunduğu da bir gerçektir.
  • Tüm bunlar Hitokiri Battousai‘yi anımsatırken; dış görünüşü itibariyle narin yapılı olması (bir kadınla karıştırılabilecek ölçüde üstelik), zeki ve gizemli olması gibi yönleriyle yine Himura Kenshin‘i akla getirir.
  • Yine mangadaki Himura – Kaoru ilişkisi ile Gensai‘nin kendisi gibi bir kılıç ustası olan Misawa Teiko ile evlenmesi bir başka benzerlik olarak görülebilir.
  • Meiji devriminden sonra Kawakami Gensai, adını Takada Genbei olarak değiştiriyor, tıpkı aynı dönemde Hitokiri Battousai iken Himura Kenshin‘e dönüşen gezgin samurayımız gibi.

Okita Soji / Seta Sojiro

Seta Sojiro karakteri, Japon tarihinin en ünlü üç Shinsengumisi‘nden biri olan Okita Soji ‘ye dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Okita Soji kılıç kullanmada usta bir Shinsengumi‘dir. Seta Sojiro ise animede kılıç kullanmada usta bir samuraydır.
  • Okita Soji kendini “Çok sert mizaçlı ve hemen kızan” diye tanımlamıştır. “Katana ile değil, tüm bedeninle kesmek!” felsefesiyle kılıç kullanmıştır. Söylentilere göre korkutucu bir yüz ifadesi olsa da düşmanlarını öldürürken dalga geçip gülümsermiş. Seta Sojiro’da animede çabuk sinirlenen bir karakterdir. Okita Soji’ den farklı olarak Seta Sojiro animede sevimli ve yakışıklı bir yüzü vardır ama düşmanını öldürürken gülümser ve dalga geçer.
  • Okita Soji’nın “Üçlü Vuruş” adı verilmiş ünlü bir tekniği bulunmaktadır. Tekniğin adı, düz yukarıdan vuruş duruşunda adımının sadece bir kere duyulmasına karşın o arada üç farklı vuruş yapabildiği (diğer bir deyişle, gözle görülemeyen bir hızla karşıdakinin vuruşu esnasında üç kere vurma) rivayetinden gelmektedir. Benzer şekilde Seta Sojiro  “Üçlü Vuruş” adlı tekniği kullanır ama tek bir farkla! Seta Sojiro animede zıplayarak üç adım atar ve  düz yukarıdan öldürücü vuruşuyla düşmanını öldürür.
  • Okita Soji Shinsengumi birliği dağıltıldıktan sonra bir süre avare samuray olarak gezmiştir. Seta Sojiro’ da eski Shinsengumi’dir. Seta Sojiro tv serisi olan anime de Shinsengumi iken mangadaki Kyoto Arc‘da ve Rurouni Kenshin: Shin Kyoto Hen ovasında karşımıza Juppongatana grubuna üye katil samuray olarak karşımıza çıkar.

     Saito Hajime

Saito Hajime karakteri,Japon tarihinin en ünlü üç Shinsengumisinden biri olan Saito Hajime‘ye dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Saito Hajime Edo döneminde Shinsengumi birliğinin üçüncü kaptanıdır. Saito Hajime içine kapanık ve gizemli bir kişi olduğu söyleniyordu. Aynı şekilde animedeki Saito Hajime karakteride eskiden Shinsengumi birliğinin üçüncü kaptanıdır ve gizemli ve az konuşan bir kişiliği vardır.
  • Saito Hajime, Katate-Tsuki tekniğiyle kılıç kullanıyordu. Bu tekniğin özelliği kılıç tek elle bıçak gibi geride tutuluyor sonra düşman doğru fırlayıp sol kol öne doğru hamle yapıyor ve koşunun hızıyla kolun ittirme kuvveti kılıcın ucunda yoğunlaşıyordu. Animede ki Saito Hajime, Gatotsu tekniği kullanıyor ve bu teknik Katate-Tsuki tekniğinden esinlenilerek yaratılmıştır.
  • Saito Hajime, Shinsengumi birliği dağıtılınca Tokyo Polis Teşkilatında çalışmıştır. Söylentilere göre Tokyo Polis Teşkilatında çalışırken devlet için gizli ajanlık yapmıştır. Animedeki Saito Hajime karakteride eski Shinsengumidir ve Kyoto Polis Teşkilatında çalışırken Meji hükümeti için gizli ajanlık yapmıştır.

Mobile Suit Gundam

Char Aznable / Manfred von Richthofen

Char Aznable ile ilgili görsel sonucuManfred von Richthofen ile ilgili görsel sonucu

Mobile Suit Gundam’dan Char Aznable karakteri Manfred von Richthofen‘ e dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Her ikisi de ırk olarak Alman orjinlidir.
  • Her ikisi de soylu bir aileden gelmektedir.
  • Her ikisi de kullandıkları araçları kırmızıya boyayarak düşman pilotlar üzerine psikolojik baskı kurmuştur. Her ikisi de bunu bir nevi “düello teklifi” yada düşmanının karşısında kimin olduğunu anlayabilmesi için yapmıştır.
  • Her ikisi de kendi ordularının en yüksek düşman indirme rakamına ulaşmış pilotlarıdır.
  • Her ikisi de kendi isimlerinden ziyade lakapları ile bilinirdi. Manfred von Richthofen, Le petit rouge (Küçük Kızıl) veya Diable Rouge (Kızıl Şeytan), Birleşik Krallık’ta Red Knight (Kızıl Şövalye) veya daha çok Red Baron (Kızıl Baron) olarak bilinirken Char Aznable Akai Susei / The Red Comet (Kırmızı Kuyruklu Yıldız) olarak bilinirdi.
  • Savaştıkları ülkelerin kamuoyunda bile gözünü kan bürümüş, cani bir katil olarak görülmemiş aksine kendilerinden centilmen, asil,sportmen,adil, karizmatik ve saygı duyulan savaşçılar gözüyle bakılmıştır.

Mobile Suit Gundam 00

Aeolia Schenberg / Konstantin Eduardovic Tsiolkovsky

aeolia-schenberg_gundam00_konstantin-tsiolkovsky01.jpg?w=400&h=239

Gundam 00 serisinde, Aeolia Schenberg karakteri Konstantin Eduardovic Tsiolkovsky ‘den esinlenilmiştir. Yörünge Asansörü projesiyle, 200 yıldan fazla zaman geriden planlayıp kurdurttuğu Celestial Being örgütüyle insanlığın siyasi ve ideolojik savaşlarla yok olmasını engelleyip, uzayda yerleşime geçmelerini sağlayarak onların yeni bir bilinç düzeyine çıkmalarını düşlemiştir

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Her ikisi de Rus asıllıydı.
  • Dünyanın ilk Yörünge Asansörü planı Tsiolkovsky‘nin kuramıyla 1895’de bilim dünyasına sunuldu. Schenberg aynı şeyi serideki olaylardan 200 yıldan uzun zaman önce yapıyor.
  • Her ikisi de politika ve insanlığın çıkar çatışmalarından oldukça rahatsız bilim insanlarıydı.
  • Her ikisi de insanlığın savaşlar, açlık yada başka sebeplerle yok olmasını engellemenin tek yolunun onları uzayda kolonileşmeye geciktirmekle, bunun için de onları yeni bir bilinç düzeyine yükseltmek ile sağlanabileceğine inanıyordu.
  • Aeolia Schenberg‘in “İnsanlığın birbirlerini anlayabileceği bir geleceği düşlüyorum” cümlesi ve Gundam 00 Filmi’nin son sahnesindeki alıntı ise isimsiz olarak belirtilmesine karşın doğrudan doğruya Albert Einstein‘in ünlü sözüne gönderme içerir. “Gerçek barış güç kullanmakla değil, yalnızca birbirimizi anlayabilmemiz ile sağlanabilir.” 

 

Setsuna F Seiei  / Soran İbrahim

 

Soran ibrahim, Gundam 00’un başrol karakteri Setsuna F Seiei‘nin, ismi üyesi olduğu Celestial Being örgütünce değiştirilmiş ve gizlenmiştir. Gerçek seride gördüğümüz Soran, Krugis adlı bir iç bölgede KPSA isimli terör örgütü tarafından Cihad’a katılmaya zorlanmıştır.

2004 yapımı Turtles Can Fly Filminde başroldeki “Satelite” karaterini oynayan ve filmdeki diğer karaterleri canlandıranlar gibi aslen herhangi bir oyunculuk tecrübesi olmayan savaş gömeni olan Soran İbrahim animedeki aynı karakteri canlandırmıştır.

Kaptan Tsubasa

Karl Heinz Schneider / Karl-Heinz Tummenigge & Franz Beckenbauer

Karl Heinz Schneider karakteri Karl-Heinz Tummenigge & Franz Beckenbauer isimli futbolculardan esinlenilmiştir.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Karl Heinz Schneider pek çok kalecinin korkulu rüyası olarak “Fire Shoot” tekniğine sahip efsane bir oyuncudur. Karl-Heinz Tummenigge ise  Bayern’de 310 Maçta 162 gol, milli takımda 95 maçta 45 gol atmıştır.
  • Karl Heinz Schneider karakteri Bayern München takımının efsane kaptanı olarak bilinir. Franz Beckenbauer ise İmparator lakaplı alman efsanesidir.
  • Seride tüm yıldızlar 9 ya da 10 numarayı giyerken,Karl-Heinz Schneider, Tummenigge gibi 11 numaralı formayı giyer.

Slam Dunk

hanamichi sakuragi gerçek hikayesi ile ilgili görsel sonucu

Slam Dunk serisinin baş karakteri Hanamichi Sakuragi, gerçek hayatta aynı isme sahip olan ve vefat etmeseydi Japonya’nın en büyük basketbol yıldızı olacağına inanılan Hanamichi Sakuragi‘ye dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • 12 yaşındayken boyu 1.75 ti ve vücudu kavga etmesi yüzünden güçlüymüş. Tokyo Üniversitesi spor sahasında öğrencilerle kavga ederken onu gören basketbol takımı koçu, Hanamichi‘nin gücünü görmüş ve takıma girmesini istemiştir. Animedeki Hanamichi Sakuragi ise dövüş sporlarıyla ilgileniyordur ve sürekli kavga ediyordur. Farklı olarak animedeki karakter sevdiği kızın kalbini çalabilmek için basketbol takımına girmiştir.
  • Hanamichi Sakuragi Japon Ulusal Basketbol Takımında oynamıştır ve maçta 33 sayı kaydetmiştir. Animede Hanamichi Sakuragi’nin takımı Liseler Arası Basketbol Turnuvasına katılır. Yarı finaldeki maçta, 20 puan gerideyken Hanamichi Sakuragi‘ nin maçın sonuna doğru attığı jump shot ile maçı kazanırlar.
  • İkiside 10 numaralı forma giymişlerdir.

Brave 10

Sarutobi Sasuke

Sasuke Sarutobi

Brave 10 serisinin baş karakteri Sarutobi Sasuke, gerçek hayatta aynı isme sahip olan ünlü ninja  Sarutobi Sasuke‘ ye dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Sarutobi Sasuke isminin anlamı ”maymun atlayışı”dır. Bu ismin verilme sebebi maymun gibi ağaçlarda hızlı hareket etmesidir. Animedeki Sarutobi Sasuke karakteri ağaçlarda gezen ve hızıyla ünlü bir ninjadır. Ayrıca yanından hiç ayırmadığı bir maymunu vardır.
  • Sarutobi Sasuke iki bıçağı hızlı ve seri kullanmasıyla ünlü bir ninjadır. Animedeki Sarutobi Sasuke karakteride iki bıçağı hızlı kullanmakta iyidir.
  • Sarutobi Sasuke Sanada Ten Braves ninja grubunun lideriydi. Japon iç savaş döneminde Osaka kalesinde gösterdikleri başarıyla ünlü olmuşlardı. Animede Sarutobi Sasuke Sanada Ten Braves ninja grubuna katılıyor ve Osaka kalesinde savaşıyor.

 

Hakuouki

Hijikata Toshizo

  

Hakuouki serisinin baş karakteri Hijikata Toshizo, gerçek hayatta aynı isme sahip olan ünlü Shinsengumi Hijikata Toshizo‘ya dayanmaktadır.

Şimdi iki karakterin karşılaştırmasına geçelim:

  • Hijikata Toshizo, Shinsengumi birliğinde yardımcı komutandı. Animede Hijikata Toshizo karakteri ise Shinsengumi birliğinde ikinci kaptandır.
  • Hijikata Toshizo, soğuk kişiliği ve acımadan düşmanlarını öldürdüğü için ”Acımasız yardımcı kaptan” lakabını almıştı. Animedeki Hijikata Toshizo karakteri soğuk görünür ama samuraylarını düşünür ve korur. Animede Hijikata Toshizo karakterine samurayların ”buz adam” diye seslendikleri olmuştur.
  • Meiji Restorasyonu’na karşı olan en yetenekli askeri liderlerden biriydi. Animde de Hijikata Toshizo karakteri Meji Restorasyonu’na karşıdır.
  • Hijikata Toshizo, iki katana ile Ryu Tennen Rishin kılıç tekniğini kullanıyordu. Animdeki Hijikata Toshizo karakteri de iki katana kullanmaktadır ama hangi tekniği kullandığı bilinmemektedir.
  • Hijikata Toshizo, Tokyo yönetimini destekçilerine karşı düzenlenen tarihi Ikedaya Baskını’nda Ikedaya dükkanının içine ilk girenlerden olmuştur. Animdeki Hijikata Toshizo karakteri Ikedaya Baskını’nın sonunda arkadaşlarına yardıma gelmiştir.
  • Hijikata Toshizo, Hakodate Savaşında ölmüştür. Animede ise Hijikata Toshizo karakteri başka bir samuray ile teke tek savaşırken ölmüştür.