Busou Renkin Anime Tanıtım ve İnceleme

Herkese merhabalar,

Facebook sayfamızdan Mert Beyaz adlı üyemizin tavsiyesiyle başladığım ve yeni bitirdiğim Busou Renkin animesini sizlere tanıtmak istiyorum. Busou Renkin‘in mangakası Nobuhiro Watsuki. Bu isim nerden tanıdık geliyor diyecekseniz, kendisi aynı zamanda ünlü anime Rurouni Kenshin‘in mangakası. Yani merak etmeyin sizi hayal kırıklığına uğratmayacak bir anime. Yavaş yavaş konu ile giriş yapalım 🙂 

Kazuki Mutou okuldan çıkarken, eskiden beri perili olduğu söylenen eski fabrikanın orada bir ışık görür. Işığı merak ederek takibe başlayan Mutou, fabrikanın içinde bir canavarın genç bir kıza saldırmak üzere olduğunu görür. Kızı kurtarmak için öne atılır fakat canavar onu, kalbini parçalayarak öldürür. Kısa bir süre sonra gözlerini açan Mutou her şeyin rüya olduğunu düşünse de fabrikada kurtarmaya çalıştığı kız olan Tsumura Tokiko ile karşılaşır ve aslında öldüğünü ve Tokiko‘nun ona verdiği Kakugane sayesinde hayata geri döndüğünü öğrenir. Kakugane yaşam ile birlikte simya yeteneğini de getirmiştir. Tokiko‘nun Homonculus yaratıklarıyla savaşan bir savaşçı olduğunu öğrenen ve Homonculuslar ile savaşma gücü olan simyayı elde eden Mutou, artık Tokiko ile birlikte mücadele etmeye başlayacaktır. 

Anime 2006 yılında vizyona girmiş. Oldukça iyi olmasına rağmen pek tanınamamış animelerden bir tanesi. Zaten genelde kaliteli ve sağlam yapımların kıymeti bilinmez. İçerisinde ecchi unsurları içeren çöplükler binlerce beğeni ve yorum alırken, bu ve benzeri animelerin ismi bile duyulmaz.  Animeyi izlemeye başladığınız da sıradan fantastik bir anime gibi gözükse de ilerleyen bölümlere doğru temposunu oldukça artırıyor. 10. bölümden itibaren oldukça ilginçleşen anime 17-18. bölümlerden sonra oldukça merak uyandıracak şekilde devam ediyor. Neden şu animelerin girişlerini bir türlü güzel yapamazlar anlamıyorum. Bir sürü kaliteli anime ilk bölümlerinde özel bir şey olmamasından dolayı izlenmiyor. Bu da onlardan bir tanesi maalesef. O yüzden sabırla izlemelisiniz. Çizimler konusunda söyleyebileceğim baş rol hariç her karakterin oldukça güzel çizildiği 😀 Neden bilmiyorum Mutou oldukça mimiksiz çizilmiş. Takıldığım öteki madde de animenin konusuna rağmen çok kısa olması. Bence bir 100 bölüm civarı yapılabilirdi. Kısa olduğu için olaylar çabuk gelişiyor. Konu kalitesi bakımdan oldukça iyi ve orjinal olduğu için 26 bölüm oldukça kısa gelmiş diyebilirim. İzlerken takıldığım en komik şeylerden bir tanesi de “Homonculus”‘un “İnsanımsı” diye çevrilmesiydi herhalde. Buradan çevirmenlere sesleniyorum. Doğru düzgün bir Türkçe karşılık bulamıyorsanız eğer terimi olduğu gibi bırakın lütfen. Sonra gerçekten göze batabiliyor 🙂 Biraz da karakterlere göz atalım 🙂 

Mutou Kazuki 

Baş rolümüz için kullanacağımız en güzel tanımlama tam olarak “iyi adam” olurdu herhalde . Adam altın kalpli birisi. Ne kadar zor zamanlar geçirirse geçirsin doğruyu seçmekten hiç vazgeçmiyor. Kendini sevdiren tek özelliği bu herhalde çünkü genel olarak pasif bir başrol. Pasiften kastım kendisini sevdirecek ekstra bir özelliğinin olmaması. Delilik, serserilik ya da şirinlik gibi. Sıradan, iyi kalpli lise öğrencisi. Yine de güzel işler başardı diyebiliriz 🙂 

Tsumura Tokiko

Başrol de olması gereken “havalı olma” özelliği tam olarak bu karakterimize aktarılmış. Tokiko soğuk, kendinden emin, havalı ve Homonculus‘lardan ölesiye nefret eden bir karakter. Mutou‘dan bir yaş büyük ve sürekli yanından ayrılmayan ekip arkadaşı. Seri boyunca ikisini ayrı ayrı gördüğüm çok az sahne var. Mutou‘dan farkı soğuk kanlılığını kritik anlarda kaybetmesi. Öfkesi bazen gözünü döndürebiliyor.

Chouno Koushaku

İlk sahnede gözüktüğünden beri favorim olan karakter. Ailesi tarafından üzerine oldukça sorumluluk yüklenmiş fakat sağlık sorunları nedeniyle sorumluluklarını yerine getiremeyince de göz ardı edilmiş birisi. Hiç arkadaşı olmaması ve ailesinin ona çöp muamelesi yapması onu yalnızlığa itmiş. Az bir ömrü kaldığı içinde dehasını ömrünü uzatmaya adamış bir arkadaş. Sözde Mutou ile düşman olsalar da içten içe samimi bir dostlukları var. Azıcık gösteriş meraklısı ve sapık olmasa tadından yenmeyecek karakter. Animeyi sırf onu izlemek için devam ettim diyebilirim. 

Sakimori Mamoru

Homonculuslar ile mücadele timinde ki önde gelen isimlerden birisi. Busou Renkin özelliği bir kıyafet olan Sakimori oldukça güçlü ve babacan bir karakter. Bizim başrolünde hocası tabi ki. Gerçekten Mutou’nun büyük hali desem abartmış olmam herhalde. İkisi gerçekten çok benziyorlar.

Arkadaşları ve kız kardeşi oldukça komikti diyebilirim. Anime de yan rol olsalar da hissettirdikleriyle oldukça keyifli bir seyir sağladılar. Son ana kadar gözlüklü olandan bir şeyler bekledim ama olmadı. Sağlık olsun 😀